13.11.22

13. BOĞAZİÇİ ZİRVESİ 2022-Yılmaz Parlar haberi



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout

13. BOĞAZİÇİ ZİRVESİ 2022

"Büyük Dönüşüm: Küresel Değişimin İtici Güçleri"

Başkanlığını Cengiz Özgencil’in yaptığı, Uluslararası İş Birliği Platformu (UİP) tarafından düzenlenen 13. Boğaziçi Zirvesi "Büyük Dönüşüm: Küresel Değişimin İtici Güçleri" teması işledi.

COVID sonrası dünyanın analizi iki kutuptan birine yönelme eğilimindedir

Pandemi, Bazıları için, çok kalıpları değiştirecek ve küresel siyasetin temel bir yeniden düzenlenmesine neden olacak bir krizdir. 

Diğerleri için, uluslararası düzenin temel ilkelerinin, büyük ölçüde ABD ile Çin arasında ortaya çıkan iki kutuplu sistem tarafından yönlendirilen, aynı kalması muhtemeldir. 

İlki pandeminin nedensel rolünü aşırı yorumlarken, ikincisi küresel siyasetin Soğuk Savaş'ın devlet merkezli sisteminin ötesine dönüştürülmesinin kritik yollarını hafife aldığından, her ikiside memnuniyet verici değil

Bunun yerine, pandeminin halihazırda iş başında olan altta yatan eğilimleri ortaya çıkardığını ve akademisyenleri küreselleşmeyi nasıl incelediğimize dair açıklığı açmaya zorladığını savunmaktayız.

En merkezi olarak, küreselleşmenin sadece kazananların ve kaybedenlerin dağıtımsal bir oyunu olarak değil, kimlikleri yeniden şekillendiren, güç ve otorite kanallarını yeniden tanımlayan ve tartışmalı siyaset için yeni alanlar yaratan daha derinden dönüştürücü bir oyun olarak görülmesi gerektiğini savunulmaktadır. 

Küreselleşme siyaseti hakkında düşünmek için teorik bir çerçeve çizmek ve COVID-19'un küreselleşmenin dönüştürücü etkilerini hızlandırdığı bazı kilit politika alanlarını değerlendirmek için ortaya çıkan çalışmalardan yararlanmaktayız.

Bu dönüşümleri ve bunların dünya siyaseti üzerindeki etkilerini daha iyi yakalayan küresel pazarları incelemek için pandemi sonrası bir araştırma gündemine giden bir yol haritası önerilmektedir.

Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından düzenlenen Boğaziçi Zirvesi'nin 13'üncüsü 10 11 Kasım 2022 tarihleri arasında Conrad Boshorus Hotelde gerçekleşti.

Covid-19 sonrasına kadar değişen dünyanın yeni vizyonu konuşuldu.

Yabancı katılımcılara ve sponsorlara 9 kasım gecesi özel resepsiyon düzenlendi.

UIP Başkanı Cengiz Özgencil resepsiyon konuşmasında özetle “Şimdi her anlamında hissettiğimiz. Büyük dönüşüm sürecinde bir düşünce kuruluşu olarak yeşermeye devam ettiğimiz için ekibim ve kendi adıma çok ne kadar mutlu olduğumu söylemek isterim. Bu köklerin tohumlarını beraber attığımız şu an aramızda olan ve olmayan tüm değerli yönetim kurulu üyelerimize. Yetkililerimize teşekkür etmek istiyorum. Senelerdir en büyük önceliğimiz tarafsız ve bağımsız olmaya özen göstererek ülkemize uluslararası marka değeri katmak oldu. Ilk zirve bizde 21. Bu yıl ise altmışa yakın ülkenin çok değerli temsilcileriyle bir arada olacağız. Bu gelişimin en büyük nedeni sevgili yönetimdeki çok değerli arkadaşlarım, büyüklerim, kardeşlerim ve ekip arkadaşlarım olmuştur. Her sene 11 ay boyunca bu zirveyi için ilk günkü gibi motivasyonumu uzun üzerine her geçen gün ekleyerek inançla çalışıyor olmak takdir edersiniz. Bu başarının gizli kalmış meyvesidir. Bu nedenle takım arkadaşlarıma da yönetim kurulu, hükümete de teşekkürlerimi iletmek isterim. Son olarak tüm süreçte bize destek olan sponsorlarımıza en içten teşekkürlerimi sunarım. Büyük dönüşüm, küresel değişimin itici güçleri teması altında gerçekleşecek panellerin her birinin bu değişimin birer izleyicisi değil, bir parçası olmaya yaklaştığı olmasını diliyorum.” Sözlerinden sonra sponsorlara teşekkür plaketleri verildi.

10 kasım 2022 Perşembe günü zirve açılışında;

UIP Başkanı Cengiz Özgencil, yaptığı konuşmasında, "Kurulduğumuz günden bu yana, tüm amacımız bağımsız bir fikir kuruluşu olarak ülkemizin, coğrafyamızın ve dünyanın refah ve barışı adına diyalog ortamları yaratmak oldu. 13 yıldır 90 ülkeden sayısız fikir insanının farklı konulara dair görüşlerini Boğaziçi Zirvesi çatısı altında paylaşmalarına ve iş birliği kurmalarına vesile olmanın yanında, fikirler üzerine kurulan dostlukların ne kadar değerli olduğunu bu yıl belki de tüm zamanlardan daha iyi anladık" açıklamalarında bulundu.

Özgencil; "Ülkemiz, coğrafyamız hatta tüm dünya için büyük bir dönüşüme öncülük etmiş, dünyanın ender yetiştirdiği eşsiz bir fikir önderi, komutan ve dahi bir yönetici olan büyük Atatürk'ün dünya milletlerine bıraktığı bağımsızlık ve eşitlik düşüncesi üzerine kurduğumuz değerlerimizi koruyarak, İstanbul’dan Dünya’ya uzanacak diyaloglara ev sahipliği yapmaktan heyecan duyuyor, çözüm odaklı düşünerek, birlik ve beraberlik içinde ortak geleceğimize hizmet etmekten gurur ve mutluluk duyuyorum" dedi.

UİP Onur Kurulu Başkanı Rona Yırcalı "Günümüzde küreselleşmeyle birlikte sınırlar kalkıyor, iletişim ağları genişliyor. Bu son derece temel nitelikli değişimler teknolojik gelişmelerle birlikte meydana geldi. Hayatımızın her noktasına değiniyor ve günümüzün küresel toplamına etki ediyor. Bulunduğumuz zamanı etkileyen gelişmeler bunlar. Her ülkenin sınırlarını aşan bir durum söz konusu. Bizim burada iş yapış uygulamalarımız değişiyor, iletişim yöntemleri değişiyor. Bunun sonucunda dünya görüşleri daima değişim içerisinde nihayet bu büyük dönüşüm manasına geliyor" ifadelerini kullandı.

Şu anda dünyada daha önce benzeri görülmemiş bir enerji krizi ve enflasyon yaşandığını belirten Yırcalı, "Belli bölgelerde de gıda yetersizliği söz konusu. Gelecekte de bizimle beraber olacak sorunlar. Bu muazzam dönüşüm meseleleri çözmemizde acaba yeterli olacak mı? Ben şuna inanıyorum. İnsan ırkı ayak uydurmaya yönelecek, bu büyük dönüşümü kavrama kabiliyetine sahibiz. Küresel değişim güçlerine hakim olma gücümüz de mevcut, insan tarihinde hep böyle olmuştur. Karşılaştığımız sorunların çözümü entellektüel katkılarımıza bağlı" dedi.

UİP Onursal Başkanı Dr. Talal Abu-Ghazaleh ise, "Kim bu dünyaya hakim olacak, kimi kontrol edecek. Bu bir mücadele, iki süper güç arasında bir mücadele. Bunun yansımaları çok önemli, ancak en önemli faktör ABD egemenliğini, dünya üzerinde hakimiyetini korumak istiyor. Öte yanda Çin var. Çin bu yeni dünya merkezinde yer almak istiyor. Bütün bu sorunları tek bir açıyla görüyorum, iki süper güç arasındaki mücadele bunlar. Dünya ticaret örgütü istişare kurulunda olduğunu ve imzalanan tüm sözleşmelerin ihlale uğradığını söyleyen Abu-Ghazaleh, "Bir dünya düzenine ihtiyacımız var. Hem ABD hem Çin ile birlikte yeni dünya düzenine ihtiyaç var. Merkezi bir iktidar olacaksa şu anda yok. Çin'in ABD'nin söylediklerinin uysal olduğunu düşünmüyorum. Ama şu an çok fazla kaos var, nizam yok, disiplin yok" diye konuştu. 
İklim değişikliği ile 1980'lerden beri uğraşıldığının altını çizen Abu-Ghazaleh, "İnsanlığa en büyük tehdittir. İklim değişikliği sorununu 2050'ye kadar çözemezsek insanlığın sonu gelecek. Bu bir rapor hayal ürünü değil" dedi.

KKTC Dış İşleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Adada iki halk arasında yürütülen müzakerelerin neredeyse 60 yıl sürdüğünü ancak hala sonuç elde edilemediğini söyleyen Ertuğruloğlu, "Gerçek şu ki iki farklı ulus aynı ada üzerinde yaşamını sürdürüyor. Kendilerine ait bölgeleri ve devleti var. Bir ada, iki ayrı egemen devlet... Bu, Kıbrıs adasının yadsınamaz gerçeğidir" dedi.

Kıbrıslı Türklere ve KKTC'ye yönelik ayrımcılığın 1963'ten bugüne kadar devam ettiğini, Türkiye Cumhuriyeti dışındaki bütün ülkelerin bu ayrımcılığa taraf olduğunu vurgulayan Ertuğruloğlu, sözlerini şu şekilde noktaladı: “Bu çağda hala böyle vahşi bir ayrımcılık sürdürülüyor Kıbrıslı Türklere karşı. Sanki biz etnik bir azınlıkmışız gibi görülüyor. Bu çağda her türlü insanlık dışı ambargo ve kısıtlama nasıl kabul edilebilir? 1963'ten bu yana devam eden bu adaletsizliği sizlere sunmak istedim. Bu durum KKTC halkının ayrımcılığa uğraması ve Doğu Akdeniz'de kaosa ve belirsizliklere yol açmaktan başka hiçbir amaca hizmet etmiyor."şeklinde adeletsizliği dile getirdi.

Zirve pek çok konuda iki salonda senkronize panellerle devam etdi.

yilmazparlar@yahoo.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder