PARLAR MEDYA: Haziran 2012Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor Türkiye
ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörüLin Photo, free website template, XHTML CSS layout
Türkiye’nin yetenekli sinema oyuncularından biri olan Derya Şen, aynı zamanda başarılı bir senarist ve ses sanatçısıdır. Kendi film atölyesinde oyuncular yetiştiren Şen, sinemaya olan tutkusunu ve yeteneklerini genç yeteneklere aktararak sinema dünyasına büyük katkılar sağlıyor.
Senaryo hikayesi, yapımcılığı ve bizzat oyunculuğu da olmak üzere Derya Şen’e ait "Kara Cin Laneti" Adlı Korku filmin oyunculu gösterimi İzleyicileri Kendine Hayran Bıraktı
Korku sinemasının en etkileyici örneklerinden biri olan "Kara Cin Laneti", seyircileri adeta büyülemeye devam ediyor. Yönetmenliğini ve senaristliğini üstlenen yetenekli isimlerin elinden çıkan bu başyapıt, izleyicileri koltuklarına kitleyen bir gerilim ve korku dolu atmosferiyle dikkat çekiyor.
Filmin başarısının arkasındaki en önemli etkenlerden biri, sürükleyici senaryosu ve etkileyici karakterleri. Hikayenin derinlikleriyle bezenmiş bu yapım, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Ayrıca, başrol oyuncularının performansları da takdire değer. Karakterlerin iç dünyalarını başarıyla yansıtan oyunculuklar, izleyicilerin filmin atmosferine tam anlamıyla kapılmasını sağlıyor.
Görüntü yönetimi ve kurgu da "Kara Cin Laneti"nin görsel açıdan çarpıcı bir deneyim sunmasına katkı sağlıyor. Kusursuz sahne geçişleri ve atmosferik çekimler, izleyicileri film boyunca ekran başına kilitleyen unsurlar arasında.
Filmin başarısında yönetmenin özgün bakış açısı ve sinematografik becerisi de büyük rol oynuyor. Klasik korku filmi klişelerinden sıyrılarak izleyiciye yeni bir perspektif sunması, "Kara Cin Laneti"ni diğer yapımlardan ayıran önemli bir özellik olarak öne çıkıyor.
Tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde ortaya çıkan "Kara Cin Laneti", izleyicileri derin bir korku ve gerilim atmosferine sokarken aynı zamanda onları düşündüren ve etkileyen bir deneyim sunuyor. Korku tutkunlarının kaçırmaması gereken bu başyapıt, sinema dünyasına önemli bir katkı sağlıyor.
Oyunculu film gösterimi öncesi Derya Şen ile söyleşi gerçekleştirdik.
"Kara Cin Laneti" filminin oluşum süreci nasıl oldu? Proje nasıl başladı ve nasıl gelişti? Korku türünü seçme kararınızın arkasındaki düşünce süreci nedir? Filmin atmosferini oluştururken nelere dikkat ettiniz? Hangi tekniklerden yararlandınız? Oyuncu seçimi süreci nasıl işledi? Ana karakterlerinizi seçerken hangi özelliklere önem verdiniz?
Filmin görsel efektleri ve özel efektleri hakkında bize biraz bilgi verir misiniz? "Kara Cin Laneti"nin seyircide nasıl bir etki bırakmasını umuyorsunuz? Korku filmleri üzerine çalışırken zorluklarla karşılaştınız mı? Bu zorlukları nasıl aştınız? İzleyicilere filminiz hakkında ne gibi bir mesaj vermek istiyorsunuz?Gelecek projeleriniz var mı? Korku türünden ayrılacak mısınız, yoksa bu alanda devam mı edeceksiniz? Gibi suallerimizi Derya Şen Cevapladı.
Derya Şen, sinema sektöründe 25 yılı aşkın bir süredir başarılı projelerde yer almaktadır. Hem yerli hem de uluslararası sinemada önemli filmlerde rol alan Şen, karakterlerini ustalıkla canlandırma yeteneğiyle izleyicileri büyülemektedir. Sahne performansıyla da adından sıkça söz ettiren Şen, farklı tonlardaki karakterleri ustaca canlandırabilme yeteneğiyle sinemaseverlerin takdirini kazanıyor.
Sinema kariyerinin yanı sıra Derya Şen, senarist kimliğiyle de başarılı işlere imza atmıştır. İnce düşünceli ve derinlikli senaryolarıyla dikkat çeken Şen, filmlere sıradışı bir hava katmaktadır. Yazdığı senaryolarında toplumsal konuları cesurca ele alan Şen, izleyiciler üzerinde derin hisler uyandırma yeteneğiyle de öne çıkmaktadır.
Ayrıca, Derya Şen, ses sanatçısı olarak da projelerde yer almakta ve karakterlere seslendirme yapmaktadır. Kendine özgü ses tonuyla karakterlere canlılık kazandıran Şen, ses sanatçısı kimliğiyle de büyük bir beğeni toplamaktadır.
Derya Şen, sinemaya olan tutkusunu genç oyunculara aktarma konusunda da büyük bir özveriyle çalışmaktadır. Kurduğu film atölyesi sayesinde, yetenekli genç oyuncuları keşfetmekte ve onların yeteneklerini geliştirmektedir. Oyuncularına sahne deneyimi, beden dili, kendine güven gibi konularda eğitimler veren Şen, onların başarılı bir kariyere sahip olmaları için ellerinden geleni yapmaktadır.
Derya Şen, sinema sektöründe başarılı olmanın yanı sıra ses sanatçısı ve senarist kimlikleriyle de dikkatleri üzerine çekmektedir. Yetenekleri ve özverili çalışmalarıyla sinema dünyasına büyük katkılar sağlayan Şen, genç oyuncuları eğiterek sinemamızın geleceğine de umut aşılamaktadır. Sinemaseverler, Derya Şen’in ilham verici yolculuğunu heyecanla takip etmekte ve ona büyük bir beğeni ve takdirle bakmaktadır.
PARLAR MEDYA: Haziran 2012Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor Türkiye
ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörüLin Photo, free website template, XHTML CSS layout
İpek Yolu Film Festivali, tarih boyunca zengin kültürel alışverişin bir simgesi olarak varlığını sürdürmüştür. Her yıl düzenlenen bu festival, Doğu'nun mistik atmosferini, Batı'nın modern dokusuyla buluşturarak sinema dünyasına benzersiz bir perspektif sunmaktadır. Festival, izleyicilere bir yandan tarihsel derinlik sunarken diğer yandan da günümüzün kültürel çeşitliliğini keşfetme fırsatı tanımaktadır.
Bu muazzam etkinlik, klasik ve çağdaş sinemanın izleyiciyle buluştuğu bir platform sağlamaktadır. Filmler aracılığıyla İpek Yolu'nun eski ihtişamını ve ticaretin, kültürlerin kesişim noktasındaki rolünü keşfetme şansı bulan izleyiciler, adeta zaman tünelinde unutulmaz bir yolculuğa çıkmaktadır.
T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği (SETEM) in düzenlediği 11. Uluslararası İpekyolu Film Festivali, 15-18 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek. Filmler Atlas Sinemasında izlenebilecek.
Gerçekleşen Basın Toplantısında SETEM Başkanı Mehmet Güleryüz’ün verdiği bilgiler göre; Festival, Türkiye, Çin, Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan, Kazakistan, İtalya, Suriye, Hindistan, Irak, Yunanistan, İran, Afganistan ve Pakistan başta olmak üzere 27 ülkeden 245 başvuru almış. Yarışma kategorilerinde ulusal ve uluslararası finalistler belirlenmiş.
Bu yılın afiş tasarımında, Kırgızistan'daki Cengiz Aytmatov Müzesi'nde bulunan Köktürk Kağanlığı döneminden kalma Umay Ana heykeli yer alıyor. Heykel, Türkistan'ın bereketini Anadolu'ya taşıyan ve Kibele'ye yeniden can veren bir temayı yansıtıyor.
Festivalde farklı kategorilerde jüri üyeleri görev alıyor. Ulusal Belgesel Jürisi, Ulusal Şafak Tavkul Animasyon Jürisi, Ulusal Kısa Film Jürisi ve Uluslararası Film Jürisi gibi. Ayrıca, belgesel, animasyon ve kısa film kategorilerinde finalist filmler açıklanmış.
Özel gösterimler arasında SETEM'in 20. yılını kutlayan belgesel, "Kameranın Ardındaki Kadın Bilge Olgaç", "Güvendiğim Dağlar", "Sadık Bey", "Paramparça" ve Şafak Tavkul Anma etkinlikleri bulunuyor.
Derviş Zaim'in yönetmenlik atölyesi de festivalin önemli etkinliklerinden biri olarak planlanmış. Atölye, Zaim'in kariyeri ve deneyimlerini paylaşacağı bir platform sunacak.
Festival, film endüstrisinin sınırlarını zorlayan eserlere ev sahipliği yaparak sanatın evrenselliğini vurgular. Doğu'nun mistik masallarıyla Batı'nın modern dramaları arasında köprü kurarak, izleyicilere kültürel bir mozaik sunar ve seyirciyi farklı coğrafyalardan gelen hikayelerle buluşturur.
Sinemanın sihirli dünyasında yolculuk yapmak isteyenler için bu festival, farklı kültürlerin renklerini bir araya getirerek dünya sinemasının zenginliğini sergiler. İpek Yolu Film Festivali, sadece bir film gösterimi değil, aynı zamanda bir kültür şöleni niteliği taşır. İzleyiciler, festivale katılan filmler aracılığıyla tarihsel, sosyal ve kültürel bir panorama ile tanışır.
Festival, sanatseverlere Doğu'nun gizemini çözme fırsatı verirken, aynı zamanda günümüzün küresel sorunlarına dair derin düşündürücü eserlere de ev sahipliği yapar. İpek Yolu Film Festivali, sadece sinemaseverleri bir araya getirmekle kalmaz, aynı zamanda dünya çapında farklı topluluklar arasında anlayışı artırmak adına bir köprü işlevi görür.
Festivalin unutulmaz atmosferi, izleyicileri farklı kültürlerin büyüsüne kapılmaya davet eder. Film festivalleri arasında özel bir konuma sahip olan İpek Yolu Film Festivali, izleyicilere sadece sinemanın büyüsünü değil, aynı zamanda kültürler arası etkileşimin gücünü de deneyimleme şansı sunar.
Bu büyülü etkinlik, sinemanın sadece eğlence aracı olmanın ötesinde, bir kültürler buluşması ve anlayışın derinleşmesi için güçlü bir araç olduğunu kanıtlar. İpek Yolu Film Festivali, izleyicilere unutulmaz bir deneyim sunarak, dünya sinemasının çeşitliliğine ve derinliğine olan ilgiyi artırır.