Osmanlı Saray Mutfağında Şerbet
400 sayfalık “Osmanlı Saray Mutfak” Kitabı yayınlanacak olan “Osmanlı Saray Mutfağı” hakkında Duayen Gastronomi bilge insanı, Sultanahmet Sultanköşesi Restaurant sahibi araştırmacı yazar Recep İncecik, Şerbeti anlatdı.
Önce Türk Mutfağına göz atalım.
Türkler yayıldıkları geniş coğrafyada birçok toplulukla etkileşimde bulunarak sahip oldukları kültürü daha da zenginleştirmişler ve bu zenginliği mutfak kültürüne de yansıtmışlardır.
En görkemli çağını Osmanlılar döneminde yaşamış olan Türk mutfağı 16. ve 17. yüzyıllarda dünyanın sayılı mutfakları arasında yerini almıştır.
Yiyeceklerle birlikte içeceklere de çok önem verilen Osmanlı mutfak kültüründe İslamiyet’in etkisiyle alkol tüketilmemesi, zengin bir şerbet ve hoşaf kültürünün oluşumuna katkı sağlamıştır.
Osmanlı mutfak kültüründe en fazla adı geçen şerbetler arasında demirhindi, sirkencübin, meyan kökü, gelincik, nar, gül, menekşe, limon, vişne, kızılcık, bal ve koruk şerbetleri yer almaktadır.
Hem saray mutfağında hem de halk mutfağında önemli yere sahip olan şerbetler çeşitli geleneklerde de yer edinmiştir.
Özellikle yeni doğum yapan kadına ve doğumdan sonra ziyarete gelen misafirlere lohusa şerbeti ikram edilmesi, söz kesme ve nişan gibi törenlerde şerbet içilmesi günümüze kadar ulaşabilen gelenekler arasındadır.
21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası etkinlikleri kapsamında İstanbul Sultanahmet’te Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde Türk Mutfağı etkinliği gerçekleşti.
TİEM Müdürü Ekrem Aytar’ın moderatörlüğünde Recep İncecik; Çocuklarımıza çok da sağlıklı olmayan hazır kutulu içecekler yerine kaybolan kültürümüz şerbetin içerilmesini önerdi. 350 kadar şerbet çeşidinden basit tarifleri olanları aktardı
Adana’lı olduğunu söyleyen kaktüs meyvesinden şerbet yaptıklarını, erguvan çiçeği, sümbül, gül, yeşilliklerden, portakaldan, vs çok sayıda çiçeklerden bile şerbet yapılabildiğini kiraz mevsimi geldiğini, kirazdan şerbet yapılabileceğini söyledi,
Adana’dan kebab ustası Hasan Usta’yı da davet eden Recep İncecik, Adana’dan gelen Adana Kebab veya kıyma kebabı ile yine kendisinin yaptığı içli pilav alt üst börek eşliğinde şerbetler katılımcı davetlilere ikram edildi.
Yaklaşık 30 yıldır alkolsüz bir restoran işletdiğini, alkol yerine çeşitli şerbetleri verdiğini ve deneyimlerin çok olduğunu dile getirdi.
Hangi meyve ve çiçekden şerbet yapılı sorusuna; “Meyvelerin hepsinden şerbet yapılır. Onun dışında Bahar çiçeklerinden yapılır. Mesela bu mevsimde artık sonuna geldi. Erguvan şerbette yaptım
Akasya ağacında mor salkım dan şerbet yapılır. Ihlamur dan şerbet yapılır. Illaki yani hint hurması demirinden şerbet yapılacak diye bir şey yok.
Yemek kitabında bulunmaz, kuzukulağı şerbeti yapılıyor. Kuzu kulağından da çok güzel şerbet oluyor.
Bizim bu kültürü tekrar. Edinmemiz lazım. Sadece Ramazan ayında veya düğünde bayramda özel günlerde değil şerbeti her gün evimizden eksik etmememiz lazım. Diğer içeceklere mahkum değiliz. Bunun için iyi bir ekonomi gerekmez…Sağlığımız için, kültür için.. Gerçekten bir yapmaya başlayalım.”dedi
yilmazparlar@yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder