5.11.21

Türkiye 2023 Zirvesi Ve Para Sohbetleri-Yılmaz Parlar haberi



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout

 Türkiye 2023 Zirvesi Ve Para Sohbetleri


Turkuvaz Medya Grubu’nun amiral gemisi Sabah Gazetesi ve ekonomi kanalı A Para’nın düzenlediği,  T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir video ile katıldığı, Türkiye 2023 Zirvesi 4 Kasım 2021, Perşembe günü gerçekleşti.


Zirve’de T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez video olarak), T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu (video olarak) ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum özel panel konuşmalarıyla yer aldılar.




Türkiye 2023 Zirvesi, Daily Reklam Genel Müdürü ve Yazılı Medya, İcra Kurulu Üyesi Ceyda Uzman’ın açılış konuşması ile başladı.

İlk panel, Sabah Gazetesi Köşe Yazarı Feride Cem’in moderatörlüğünde,T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum konuşmacıydı.

 

‘Enerjinin Bugünü ve Yarını’ panelinin açılışında T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez online katılım ile Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi ve Köşe Yazarı Okan Müderisoğlu’nun sorularını cevapladı.


“Enerjinin Bugünü ve Yarını” konulu panelinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Alparslan Bayraktar, DEIK Enerji İş Konseyi Başkanı Haluk Kalyoncu, SOCAR Türkiye CEO’su Zaur Gahramanov, Türkiye Sigorta Genel Müdürü Atilla Benli, Zorlu Enerji Grubu Sektör Başkanı ve ELDER Yönetim Kurulu Üyesi Sinan Ak ve SHELL Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem görüşlerini bildirdiler.



T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ise A Para Haber Müdürü Serdar Kuter’in moderatörlüğünde, ‘Geleceğin Teknolojileri ve Altyapı Yatırımları’ panelinin açılışında konuştu.

Panelistler; Türk Telekom Genel Müdürü Ümit Önal, Turkcell Superonline Genel Müdürü Emre Erdem, TÜRKSAT Genel Müdürü Hasan Hüseyin Ertok, Kuzey Marmara Otoyolu Genel Müdürü Aynur Uluğtekin ve Trendyol Grup Başkanı Çağlayan Çetin . 



Türkiye 2023 Zirvesi’nde  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 

“Kerim devlet anlayışımızın tezahürü olan politikalara önümüzdeki dönemde de devam edeceğiz. Her krizin aynı zamanda yeni fırsatlara kapı araladığı gerçeğine uygun şekilde, felaket tellallarına izin vermeden gözlerimizi hedeflerimizden bir an olsun ayırmadan Türkiye’yi üretim, ihracat, yatırım ve istihdam temelleri üzerinde yükseltmeyi sürdüreceğiz” dedi. 


Erdoğan “Başta sağlık, ulaşım eğitim ve ticaret olmak üzere birçok alanda kademeli normalleşme adımlarının atılmaya başladığını görüyoruz. Küresel ekonomi geçen sene yaşadığı daralma sonrasında tekrar eski ritmini kazanırken, üretim ve ihracat da artıyor. İnsan hareketliliğinin yeniden başlamasıyla birlikte turizmde de hızlı bir toparlanmaya şahit olduk. Aşılama ve tedavi yöntemlerinde kazanılacak mevziiye bağlı olarak, inşallah bundan sonraki sürecin çok hızlı gelişeceğine inanıyorum.” Açıklamalarda bulundu.

 

Türkiye ekonomisinin verilen destek ve teşviklerle birlikte 2020’de yüzde 1,8 büyüdüğünü söyleyen  Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin bu yılın ilk iki çeyreğinde yüzde 7,2 ve yüzde 21,7 büyüme oranıyla oranlarıyla yükseliş trendini sürdürdüğüne dikkat çekti. İhracatta tarihimizde ilk defa 212 milyar dolar seviyesini aşarak, önemli bir rekora imza attık. Uluslararası kuruluşlar yüzde 9 tahmininde bulunsalar da biz yıl sonu itibariyle çift haneli büyüme rakamlarına ulaşacağımızı düşünüyoruz. “dedi 

 


T.C. Çevre, Şehircilik ve İkim Değişikliği Bakanı Murat Kurum 22 üyeden oluşan bir İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu kurduklarını belirterek,

“Koordinasyon kurulunun alacağı kararlar çerçevesinde net sıfır emisyon doğrultusunda plan yapacağız. Ocak ayında gerçekleştireceğimiz İklim Şurası ile topyekun herkesi dinleyeceğiz ve stratejimizi ortaya koyacağız. Oluşturacağımız stratejik planla bu konudaki tüm detayları belirleyeceğiz. AB 2050 yılında karbon nötr kıta olacağını tüm dünyaya ilan etti. Ülkemiz ticaretinin yüzde 50-55’i AB’ye gerçekleşiyor. Biz bu süreci artık yöneten liderlik eden ülke olmak istiyoruz, hem AB ülkelerine hem tüm dünyaya ihracatı daha da artan bir konuma gelmek için bu dönüşüm şart. Cumhurbaşkanımızın onayıyla temmuzda yayınlanan AB yeşil mutabakata uyum planı, hem bizim ve hem de sektörlerimiz için önemli. Tüm sektörler yeşil mutabakata uyum eylem planlarını hayata geçirecekler. Üretimin,  sürdürülebilir ve iklim dostu üretim olması için adımlar atılacak. Buna ilişkin Sanayi Bakanlığımız, Enerji Bakanlığımız birlikte bir emisyon ticaret sistemi kuracak. Emisyonun işlem göreceği, bir ticaret sistemi hayata geçirilecek.” İfadelerinde bulundu.



 Paris anlaşması hakkındaki soruya; “2016 yılında tüm dünyada 195 ülke Paris Anlaşması’nı onayladı. Bu anlaşma, BM iklim değişikliği çerçeve sözleşmesi bünyesinde yürütülen bir anlaşmadır ve 195 ülke taraf olarak yer aldı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler bu anlaşmanın tarafları olarak varlıklarını sürdürüyor. Anlaşma çerçevesinde EK 1, EK 2, EK dışı ülkeler olduğunu görüyoruz. Ülkemiz 




EK 1 listesinde yer alıyor. EK 1 listesindeki ülkeler, aslında gelişmiş ve bu işe finansman sağlayacak ülkeler olarak görülüyor. ‘Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz, iklim finansmanına erişimde diğer ülkelere yapılanların aynısının ülkemize de yapılması gerektiğini, bize yapılan haksızlığın giderilmesi’ konusunda önemli müzakereler yürüttük. Bu müzakereler çerçevesinde de önemli bir kazanım elde ettik.” Şeklinde cevapladı.


İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında 3 milyar 157 milyon dolarlık bir finansmana erişildiğinin altını çizen Kurum, taraf olunan anlaşma ile 2053’te karbon nötr ve sıfır emisyona erişmek üzere de hedef ilan ettiklerine dikkat çekti. 

  

 T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye’nin dünyadaki enerji fiyatlarında yaşanan büyük artışları vatandaşına en az yansıtan ülkelerden biri olduğuna dikkat çekerek, yıllık ortalamada faturaların yarısının Hazine tarafından karşılandığını söyledi. Doğalgaz ve elektrikte ülkeye giriş kapasiteleri, noktalarının artırılması ve depolama olanaklarının yükseltilmesiyle Türkiye’nin ciddi bir seviyeye ulaştığını, tedarikçilerin sevkiyat planlarına uyduğu takdirde, bu yılı doğalgaz ve elektrikte arz sıkıntısı yaşamadan atlatacağımızı ifade etti.



Dönmez, “Pandemi döneminde petrol 40 doların altına inerken, doğalgaz spot piyasalarda 1000 metreküp için 100-150 doları, kömür ise 40-45 doları gördü. Üç ürününün bugün geldiği noktada petrol 80 dolar, doğalgaz Avrupa’da 1.000 doların üzerine çıktı, bazı günler 1.200-1.300 dolarlar görüldü. Kömürde yine anormal fiyat sıçramalarla ton başına 250-270 doları gördük. Tüm ülkelerde ciddi sıkıntı oldu” dedi. 


Bakan Dönmez, “Akaryakıtta yüzde 117 yüzde artış var, yüzde 18 mertebesinde yansıttık. Eşel mobilden kaynaklanan 50-60 milyar liralık ÖTV’yi Hazine almamış oldu. Vatandaşa bir anlamda destek attı.” Açıklamada bulundu 


Dönmez“2000 mw rüzgar, 2500 mw güneş porftöyümüz var. 8500 mw Yeka portföyünü oluşturacağız. Rüzgarla ilgili kısım için aralıkta teklifleri alacağız. Güneşte ocak ve martta Yeka ihalelerini yapacağız. Önümüzdeki yıl da mini Yeka ve büyük Yeka ihalemiz de olacak” dedi. 

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Alparslan Bayraktar, yıllardır enerji tartışmalarının iklim odaklı yapılacağını ifade ettiğini ve bu tartışmaların artık ete kemiğe büründüğünü söyledi. Bayraktar, “2053 karbon nötr hedefi önümüzde çok muazzam bir hedef olarak belirdi. Tüm kurumlar ve unsurlarla bu yeni bir döneme hazırlanmamız gerekiyor. Dünyadaki enerji emisyonunun yüzde 70’inden enerji tüketimi sorumlu. Sanayi ve ulaştırmadaki tüketimi de dikkate almalıyız. Paris Anlaşması onay sürecine kadar Türkiye Ek1 ülkesi olarak konumlandırılmasının haksızlığını dile getirdik. Mutlak emisyon azaltımı büyüyen ekonomide zorunlu bir hedef olarak getirilemezdi, ki nihayetinde bunu kaldırarak anlaşmayı imzaladık” dedi. 


 T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan: 

A Para Yayın Koordinatörü Özlem Doğaner ile iş ve finans dünyasının sorularını kapalı oturumda yanıtlayan Elvan, öncesinde yaptığı konuşmada son 2 yıldır olağanüstü bir küresel dönemden geçildiğini belirterek “Enerji fiyatları ve taşıma maliyetleri hızla artıyor. Arz talep dengesizlikleri küresel enflasyonu besliyor. Pek çok ülkede kamu maliyesi alanında yaşanan bozulma ve borç stoku rekor seviyelere ulaştı. Virüsün yeni varyantlarına değinmiyorum bile... Normalleşme sürecinin zaman alacağını düşünüyoruz. Öncelikle şunu net ifade edeyim ekonomi yönetiminin temel aktörü Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak kararlarımızı günübirlik gelişmelere göre alıp, yönümüzü tayin etmiyoruz. Bir taraftan küresel konjonktürün geleceğe yönelik olası etkilerini değerlendirirken, diğer taraftan güçlü Türkiye inşası için orta ve uzun vadeli bir perspektif anlayışıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Makroekonomik ve finansal istikrarı güçlendirip; sağlıklı, dengeli ve sürdürülebilir bir büyüme hedefliyoruz. Bu hedefin gerçekleşmesi için, düşük enflasyon ve kur istikrarına önem veriyoruz” dedi. 


Bakan Lütfi Elvan: “ Yılın ilk yarısını yüzde 14,3’lük bir büyümeyle kapattık. Bu büyümenin yaklaşık yüzde 60’ını yurt içi yatırımlar ve net dış talep oluşturdu. 2021 yılını yüzde 9’un üzerinde bir büyümeyle kapatmayı öngörüyoruz.”değerlendirmede bulundu.


Elvan, “Geçmiş yıllardaki eğilimlere baktığımızda, büyüme ile cari açık arasında yakın bir ilişki olduğunu görüyoruz. Büyümenin yüksek olduğu dönemlerde cari açığımız yüksek, düşük olduğu dönemlerde ise cari açığımız düşük, hatta kimi zaman cari fazla da veriyoruz. Bahsettiğim bu döngüyü kırmak ve yapısal cari açığı azaltmak üzere önemli adımlar attık, atmaya da devam ediyoruz. Bu sene için öngördüğümüz yüzde 9’luk büyümeyi, milli gelire oran olarak yüzde 2’nin altında bir cari açıkla gerçekleştireceğiz. Yani yılı, geçmiş eğilimlerin aksine yüksek büyüme ve düşük cari açıkla kapatacağız” dedi. 



Pandemi nedeniyle 2020’den bu yana gerek bütçeden gerekse diğer kaynaklardan sunulan desteklerin, yılsonunda toplam 734 milyar liraya ulaşacağını söyleyen Elvan, “Enflasyonla mücadelede vergi indirimleri ve fiyat ayarlamalarıyla 125 milyar liralık kamu gelirinden vazgeçtik, maliye politikası kararlılığını çok net bir biçimde gösterdik. Bahsettiğim bu tutara doğalgaz ve elektrik alanında verdiğimiz destekler dâhil değildir. Malumunuz Türkiye net enerji ithalatçısı konumunda.  2020 yılı sonuna göre brent petrol varil fiyatı yüzde 72, doğalgaz fiyatı da metreküp başına yüzde 349 arttı. Bunlara ek olarak, maruz kaldığımız kuraklık neticesinde, hidroelektrik santrallerinin toplam elektrik üretimindeki payı yüzde 30’dan yüzde 19’a düştü. Biz bu düşüşü doğalgazla yapılan elektrik üretimiyle telafi ettik, dolayısıyla elektrik üretim maliyetlerimiz de önemli ölçüde arttı. Söz konusu maliyet artışlarını da vatandaşlarımıza en az düzeyde yansıtıp, maliyetin önemli bir bölümünü biz üstlendik. Şu anda ısınma amaçlı olarak dışardan 100 birime mal ettiğimiz doğal gazı, dörtte biri fiyatına yani 25 birime vatandaşımıza satıyoruz. Elektriği ise üretim maliyetinin yüzde 50'si daha düşük fiyata sunuyoruz. Üreticilere de destek veriyoruz.” 


Elvan, Cumhurbaşkanımızın en hassas olduğu hususlardan birisinin vatandaşların enflasyona ezdirilmemesi olduğunu vurgulayarak asgari ücret başta olmak üzere bu konuda gerekli hassasiyeti göstereceklerini dile getirdi.



Elvan, 2021 yılında 618 milyar lira borçlanma öngördüğünü, ama 155 milyar lira daha az borçlanma ile yılı kapatacağımızı, AB tanımlı borç stokunun milli gelire oranını düşürdüklerini vurgulayan Elvan, “Borç stokumuzun düşük olması, elbette başlı başına yeterli değil.  Borç stokumuzun yapısını da iyileştirmemiz gerekiyor. Bu amaçla iç piyasada döviz cinsi borçlanmayı bu sene yarı yarıya düşürdük. Aynı zamanda, iç borçlanmanın vadesini de uzattık. 2020 yılı içerisinde 29 aya kadar düşen iç borçlanmanın ortalama vadesini 56 aya yükselttik. Önümüzdeki sene, gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikalarının etkili olacağı bir yıl olacak. Yurtdışı piyasalarda oynaklığın artacağı bir döneme giriyoruz. Gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy akımları da bu dönemde olumsuz etkilenebilir. 2022 yılı Hazine Finansman Programını bu gelişmeleri dikkate alarak ihtiyatlı bir şekilde hazırladık. 2022 yılında toplam 498 milyar lira tutarında borçlanmayı hedefliyoruz. Piyasa koşullarına bağlı olmakla birlikte, önümüzdeki yıl yurtiçinde döviz cinsi borçlanma yapmayı planlamıyoruz. Hazinemizin yeşil tahvil olarak da bilinen, sürdürülebilir tahvil ihraçlarına imkân verecek programımızı yakında tamamlamış olacağız” diye konuştu. 


Zirve panellerle devam etdi. Katılımcılar, verilen, paylaşılan bilgilerle 2023 yılı öngörülü olumlu tablodan memnun oldular.

yilmazparlar@yahoo.com

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder