11.5.23

Erguvan Şerbeti Ve İncecik-Yılmaz Parlar



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout

Erguvan Şerbeti ve İncecik

İncecik Unutulan Efsane Erguvan Şerbetini Gün Işığına Çıkarıyor

Erguvanın Faydaları ve Duayen Yemek Uzmanı Recep İncecik’den Erguvan Şerbeti Tarifi 

Yemeklerde Sağlıklı İçeçek Şerbet İçiniz..”Kendiniz Yapın-Kendiniz İçin”

Milletlerin tarih boyunca doğayla girdikleri etkileşim sonrasında tecrübeyle oluşturdukları yemek kültürü onların damak zevkini, zerâfetini ve beslenme alışkanlıklarını yansıtmaktadır.

Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şâhâne hocalarından Mehmed Kâmil’in 1844'ten sonra yazdığı ve 1844’te taşbaskı halinde yayınlanan ilk yemek kitabı olan Melceü’t-Tabbâhîn’iyi dahil tüm Osmanlı yemek kitaplarını kütüphanesinde bulunduran Osmanlı yemekleri konusunda duayen aşçı, yemek uzmanı, Recep İncecik sayısız denemelerle damıtma usulüyle gerçekleştirdiği, unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı şerbetlerinden Erguvan Şerbeti tarifini paylaştı. Çağrıda bulundu..Yemeklerde Sağlıklı İçeçek Şerbet İçiniz.. “Kendiniz Yapın-Kendiniz İçin”

Osmanlı Şerbeti Erguvan

Osmanlı mutfağı denilince akla egzotik otlar, kükreyen ateşler, kaynayan kazanlar gibi, Osmanlı mutfağının birçok temel öğesinin popülaritesi 300 yıl önce olduğu kadar, popülerliğini korurken, sadeceTürkiye'nin doğusundaki kırsal alanlarda, gelinin damadı kabul etmesi halinde damat ve ailesinin gelinin evine gelip birlikte şerbet içmesi şeklindeki popüler bir gelenek devam etmektedir. 

Şerbet, Türkiye'nin geçmişiyle büyük ölçüde bağlantılı olmaya devam ediyor, ülkenin geçmişini hatırlatıyor. Padişahların, ziyaret eden ileri gelenlere şerbet ikram ettiği ve şerbetçilerin İstanbul sokaklarında gezdiği bilinmektedir. 

400 Sayfalık tarifleriyle birlikte Osmanlı Yemek Kitabı yazma hazırlığını devam ettiren Duayen Yemek Uzmanı Recep İncecik Recep İncecik, "Tarif tamamen bana ait. Erguvan şerbetinin rengini ve tadını vermek çok büyük bir ustalık gerektirir. Ben, bunun için uzun yıllar uğraştım. Erguvan şerbeti çok özel bir şerbet, yapımı da çok incelik istiyor." Sözleriyle başlıyor



Püf Noktası Soğuk Sıkım Olması

İncecik, " Biz Erguvan’ı kendi halinde soğuk damıtma dediğimiz usul ile kendi haline bırakarak sulandırdık. Çok az miktarda şeker ile natürel halde servis ettik. Çiçeklerin tam olarak açtığı dönemde topluyorum. Araçlardan uzak yerlerdeki çiçekleri tercih ediyorum. Soğuk damıtma yöntemi ile çiçekleri şekere yatırarak kendi suyunu salmasını sağlıyorum. Çiçekleri tam açtığında toplanır ve çiçeğin üzerindeki böceklerin gitmesi için bir zemine serilir. Sonra derin geniş bir kapta yıkanır. Suyu iyice süzüldükten sonra taş havanda ezilip, toz şekerin içinde en az bir gün bekletilir. Püf noktası soğuk sıkım usulü yapılmasında. Böylelikle tadı ve rengi tam olarak şerbete geçer. Kaliteli içme suyu ile yapılmalıdır. Malzeme olarak su ve şeker yeterlidir. Erguvan şerbetinin içine başka bir baharat ilave edilmesini tavsiye etmiyorum. Kendi rayihası yeterlidir." Şeklinde özet tarif veriyor.

Recep İncecik Sultanahmet Küçük Ayasofya Caddesinde Sultan Köşesi Restaurant’da Osmanlı yemekleri sunuyor.



Fatih Sultan Mehmed 1453'te İstanbulu’u fethettiğinde şehrin sakinleri ağaçlara ve çiçeklere zaten çok düşkündü. Fatih Sultan Mehmed, zaferini kutlamak için tahmin edilebileceği gibi kılıcını sallayarak değil, bir çiçek koklayarak minyatür bir tablo için poz verdi. 

Kanuni Sultan Süleyman iktidara geldiğinde, şehir rengarenk çiçeklerle dolu özel bahçelerle çalkalanıyordu, kadınlar saçlarına çiçek takıyorlardı ve Osmanlı saray mensupları her zaman ellerinde bir çiçek taşıyordu.  16. yüzyılda şehirde talep o kadar yüksekti ki ; 200'den fazla çiçekçi bulunması bununla ilgiliydi. 

Osmanlı döneminde iletişim aracı olarak meyveler kadar çiçekler de kullanılmıştır. Çiçekler sıklıkla aşkı ifade ediyordu, ancak başka anlamlara işaret etmek için kullanılıyordu.  Bir evdeki birinin hasta olması, yoldan geçenlere susmalarını söylemek için pencereye sarı bir çiçek asılırdı. 

Penceredeki kırmızı çiçek, evde evlenme çağındaki genç bir kızın olduğu anlamına geliyordu. Kalbinin temiz kalması için kimsenin söz konusu kıza olumsuz yorum yapmaması veya küfür etmemesi ricasıydı.

Meyve vermek, iletişim kurmanın başka bir yoluydu. Belirli bir nesnenin başka bir nesneyle ilişki kurması fikri olan anımsatıcılara dayanıyordu. 

Armutun Türkçe karşılığı armuttur . Birine armut vermek, ona umutsuzluğa kapılmamalarını, umutlu olmalarını söylemenin bir yoluydu. Türkçe umut . Armut ve umut o kadar yakındı ki armut vermek “Armut ver bize bir umut” yani “Armut bize umut verir” demek gibiydi. 

Aynı şekilde hediye olarak biber, biber, haber talebi oldu, haber. Çiçekler kadar ağaçlar da uzun zamandır İstanbul'la anılır ve bunların en ünlüsü Erguvan'dır. 

Latince cercis siliquastrum, isim Yunancadan türetilmiştir ve iki kelimenin birleşimidir, cercis ağaç anlamına gelir ve siliquastrum meyve anlamına gelir. 

İstanbullular ona uzun zamandır, Erguvan ağacı adını vermişlerdir, bu ağaç dallarından doğrudan çıkan çiçeklerin rengini anlatan Farsça bir kelimedir. 

Hristiyan efsanesinde bu ağacın adını Mesih'e ihanet eden Yahuda'dan (Judas) aldığı söylenir. 

Ne yaptığını anlayan Yahuda'nın kendisini böyle bir ağaçtan astığına inanılıyor. Başlangıçta uzun ve güçlü olan, güzel beyaz çiçekler taşıyan erguvan, onun ölümündeki payı nedeniyle kendini suçlu hissetti. Bir zamanların zarif dalları alçaldı ve çiçekler utanarak kızardı ve renk değiştirdi.


Erguvan ağacıyla ilgili birçok hikaye var. İstanbul 'a Bizans'tan çok önce gelen denizcilerin, hastalıktan korunmak için yapraklarını kaynatıp içtikleri söylenir. 1453'te İstanbul şehri kurulduğunda erguvanların çiçek açtığı öne sürülüyor. Bu iddianın doğruluğu ne olursa olsun, erguvan ağacının Osmanlı kültüründe özel bir yeri vardı. 

Çiçek açmayı kutlamak için düzenlenen şenlikler, 15. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda başlayan 'erguvan' günleri veya toplantılardır. 

Erguvan ağacının mor, eflatun ve pembe yapraklarının da geçmişin geleneksel İstanbul mutfağında salatalara renk ve lezzet kattığı bilinmektedir. Güçlü dalları, Osmanlılar tarafından kullanılmak üzere ayrıntılı bastonlara oyulmuştur.

Erguvan Nisan ayının ikinci yarısı civarında çiçek açar ve baharın gelişini ifade eder. Bu sırada Boğaziçi kıyıları parlak pembemsi-mor çiçeklerle alev alev yanar. Hem yerel halk hem de ziyaretçiler, ağaçların tüm görkemiyle hayran olmak için şehrin etrafındaki gözlem noktalarına veya küçük teknelerle giderler.

Geleneksel Filistin şifalı bitkisi Cercis siliquastrum (Erguvan ağacı), Meme Kanserinin DNA hücre döngüsünü engeller 

Cercis siliquastrum (Erguvan ağacı), ilaç bulma potansiyeli olan geleneksel bir ilaçtır. çiçeklerinin ve yapraklarının antimikrobiyal ve antioksidan aktivitesini , bir meme kanseri hücre hattında DNA hücre döngüsü (proliferasyon) üzerindeki etkileri açısından araştırmaktadır.

 yilmazparlar@yahoo.com


10.5.23

SKAL 2023 Turizmi Konuştu-Yılmaz Parlar



PARLAR MEDYA: Haziran 2012 Otomotiv sektörünün en büyük şovu başlıyor  Türkiye ekonomisinin lokomotifi olan otomotiv sektörü Lin Photo, free website template, XHTML CSS layout

 SKAL 2023 Turizmi Konuştu


SKAL İstanbul Kulübü Mayıs 2023 Toplantısını 08 Mayıs 2023 Pazartesi günü Sunset Cruise teknesinde gerçekleştirdi. Bir arada olmak amaçlı toplantı 2023 turizmi hakkındaki sohbetlerle geçti



Toplantıya Başkan Can Arınel, Yönetim kurul üyeleri, Selma Tatar, Mustafa Yalçın, Meltem Tepeliler, Uluslararası SKAL Dernekleri Federasyonu Başkanı Orhon Atameriç, SKAL Eski Dünya Başkanı Hülya Aslantaş,  Geçmiş dönem Uluslararası SKAL Dernekleri Federasyon Başkanı Faik Alsaç, Marmara SKAL Başkanı Melih Kırlı, SKAL Antalya Başkanı Uğursal Uğur. Eski SKAL İstanbul Kulübü Başkanları Ayşe Önen, Ata Eremsoy, Bahar Birinci, Vedat Başaran Başta olmak üzere üyeler Katıldılar.



 Yönetim Kurul Üyesi Mustafa Yalçın ön konuşma ile birlikte Misafirleri takdim etdi. Misafirler arasında; Büyükşehir Belediyesi İstanbul Turizm Platformu Direktörü Dr. Şengül Altan Arslan, İstanbul Turizm Platformu Koordinasyon biriminden Funda Kesiciocak ve Mert Toprak,  İstanbul Büyükşehir Belediyesi İETT Başkanı Müfit Yetkin, Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Başkan Yardımcısı Şemside Yener vardı. Konuşması için Başkan Can Arınel’i davet etdi.

 


Başkan Can Arınel Toplantıların bilinen sebeplerden dolayı yapılamadığını ancak bu süre zarfında yaptıkları projeleri paylaştı 


Dünya Müzeler Haftası nedeniyle 30 Mayıs Salı günü Gülhane 'deki Sarnıç Restoran 'da toplantı için bir arada olacaklarını, Afişleri görüldüğü gibi gerçekten mükemmel bir proje olduğunu, İBB miras gerçekten İstanbul’lunun hayatında önemli bir parçası olduğunu söyledi.



Başkan Can Arınel “İBB mirasın bizimle ilgili dokundurduğu, bizim hayatımıza dokundurduğu son dönemdeki en önemli gelişmelerden bir tanesi de Yerebatan Sarnıcı'nın restore edilerek açılması oldu. 




Dünya Müzeler Haftası'nı da biz bu sarnıç restorandaki toplantı sonrası, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yetkilileriyle birlikte yeni Yerebatan sarnıcının yenilenmiş halini hep birlikte gezerek, görmek için ayırdık.”


Haziran Ayında eşli gecede birlikte olunacağı toplantımızı, Hülya Aslantaş Başkanımında beğeneceği gibi planladığımız şekilde 20 Eylül tarihinde Lütfü Kırdar'da gerçekleştireceğiz. Selçuk Başkanımız destek verdi. Bir de Büyükşehir Belediyesi bize destek verirse daha da taçlandırarak devam edeceğiz.



Önemli bir etkinlik olarak bir büyük müjde de aslında bunlardan birazcık daha bağımsız ve ayrı. Türkiye için önemli bir katkı olduğuna inandığımız


Mezopotamya kulübünün kuruluşu için biz öncü olduk. 13 Haziran Salı günü Diyarbakır'da Mardin, Urfa ve Diyarbakır üçgenini oluşturacak Mezopotamya kulübünün açılışını, kuruluş gününü hep birlikte gerçekleştireceğiz. 


İstanbul Büyükşehir Belediyesi temsilcileri de bizimle birlikte olacaklar. TÜRSAB ve TÜROB'un Başkanları da bizimle birlikte olacaklar. Federasyonumuz da bizimle birlikte olacak tabii. Ve diğer başkanlarımızda. 


Yani sizlerden uzak kaldık ama bu dönem içerisinde yaptığımız çalışmalarla attığımız adımları da bu vesileyle sizlere sunmak istedim.” dedi 



Sezen Akyazı’ya  plaket verirken,  “Sezen Hanım aslında sadece bugün değil yedi dönemdir. Biliyorsunuz biz İstanbul olarak Boğaziçi Üniversitesi'ndeki Turizm dersine sponsoruz. Yedi dönem Zeynep Akyazı bu derste birlikte başardığımız için mutluyuz. Kendisine sadece bugün için değil tüm derslere verdiği destekten dolayı teşekkür ediyoruz.” Sözleriyle teşekkür plaketini takdim etdi. 


Ardından Geleneksel SKAL Toastu birkaç dilde söylenerek, Turizmin evrensel olduğu hatırlatıldı. Tüm Boğazın eşsiz ışıklı gece manzaraları eşliğinde “Turizm 2023” dillerden düşmedi.


yilmazparlar@yahoo.com