Gazetecilikde Altın yıl
Atilla Dorsay 50. Meslek yıldönümünde 50. yıl şarkısıyla Ailesi tarafından ödüllendirildi.
Eşi Leman Dorsay’ın sözlerini yazdığı, ozan, şarkıcı, müzisyen kızı Ece Dorsay’în bestelediği Atilla Dorsay’a 50 yılın ödülü…
SİYAD Sinema yazarları derneğini kurmuş, emek vermiş kurucu Başkan ve Onur Başkanı Atilla Dorsay’ı ne SİYAD Sinema yazarları derneği nede, ilk yazısı 11 Aralık 1966’da Cumhuriyet gazetesinde yayınlanmasına rağmen, TGC Türkiye Gazeteciler Cemiyeti hatırlayıp Altın yıl plaketi takdim etdi.
50. Meslek yıldönümünde sessiz sedasız kutlamayı ailesi yerine getirdi.
Gazeteciler Cemiyetinden ve SİYAD Sinema yazarlar Derneğinden 50. yıl Altın yıl kutlama beklenirdi, ve en azından yeni gençlerin çalışma şevkini kamçılamak adına hatırlanabilirdi.
Edebiyatı mükemmel Leman Dorsay sözlerini yazdığı, 90’lı yıllardan beri sanat dünyasında varlık gösteren yetenek sanatcı, ozan-şarkıcı-müzisyen Ece Dorsay’ın bestelediği Atilla Dorsay için 50 yıl şarkısı duayane sürpriz olurken yazarı çok duygulandırdı.
Düzensiz hayatın haksızlıkların cesur savunucusu rolü üstlenen yapısı, ruhundaki evrim ve devrimleri, sözlerine dökdüğü şarkıları çeşitli müzik mekanlarda icra eden Ece Dorsay bu bestelediği, Annesinin sözlerini yazdığı 50. yıl şarkısını çok anlamlı bulduğu gibi çok yürekden
okuduğunu söylüyor.
Ece Dorsay ‘dan söz etmişken, 3. Yu tamamen evde aranje eden, Ece Dorsay’ın akustik gitar ve vokali Sezen Aksu'nun studyosunda kaydettiği, 3 solo albümü var.
Ajda Pekkan yorumuyla tanıdıgımız Sezen Aksu, Can Algec sarkısının “Vitrin” isimli klibini ceken sözü müzigi kendisine ait olan “Dünyamın Haritası” ikinci klibe imza atdı.
Projelerini sorduğumuz Ece Dorsay, İngiltere'de ufak bir turne, Amsterdam'da Jazz Mekanlarında konserler vermek, bağımsız plak şirketinden İngilizce albüm çıkarmak gibi hedeflere yönelmiş.
Ocak 2017'de Nişantaşı Aşk Kahve'de sahne alacağını açıklarken, global oluşumlar için video çekimleri, Budapeşte'de konser, Türkiye'de okul konserleri planları arasında.
Tarih boyunca isim yapan insanla özdeşleşen duayen sözcüğü vardır. Kültür hayatında değişmez bu olgu onurlu bir sıfatdır.
Duayen yazarlık diğer insanlardan diğer yazarlardan farklı olmaktır. Bu fark kendisini hatırlayan ve hatırlatan insan olmayı da içermekdir.
Zamana, kişiye göre değişen ortamlarda güç aslında iz bırakdığı zaman süreklilik arzetdiği zaman varlığını kaybetmez.
Dünü, bugünü, kültürel dünyasında sinema gibi görsel bir kültürde görmediğimiz şeyleri gösteren sinema dünyasından söz, yazı, görüntü üçgeninde somutlaşmış olanları soyut ve somutda sizlere sunan, yazılarında doğru, gerçek içerikle kurulu, seyirci ile dostluk köprüsü kuran bir yazardan bahsediyorum, Atilla Dorsay’dan… Zaman zaman her ortamda dile getirdiğim yüz yılda bir gelebilecek, değerlerimizden bahsediyorum.
Yılların tecrübesi ile gözlemlerini edebi anlatım diliyle yazıya dökmesi, böyle bir algılama ile yazılarıyla bütünleşen sinemanın bilgi örgüsüyle toplumu aydınlatmada bilgilendirmedeki yeri ve rolü ile sonraki nesillere aktaran yadsınamaz emekleri olan aynı zamanda 50 yıla sığmayan 60’a yakın kitaplar, başta Hindistan Sıcağından Norveç Buzuluna, Hepsi Senin İçin, Benim Beyoğlum, 12 Eylül Yılları ve Sinemamız, 50 yılı ele alıp bakacağımız o kitaplara imza atan Atilla Dorsay..
Başarının yolculuğunda 50 yılı geride bırakan, dünya sinema yazarlarının en köklü isimleri arasında yer alan Türk ve dünya sinemasının duayen eleştirmeni gazeteci-yazar Atilla Dorsay, “Yeşilçam’dan 100 Portre" kitabının lansmanında sergisiyle süslerken, onunla zenginleşen sinema yazıları kadar 100 yıla damgasını vuran sinema emektarları, starları onun sayesinde bir kere daha hatırlandı.
50 yıllık yazarlık yaşamına dair gösterdiği öyle örnek alınacak entrümanlar varki; Türk sinemasına ışık tutacak bilgi serveti emeğini unutmak mümkün olmıyacakdır.
Sözcüklere bu denli itibar eden saf, yalın, sade güzelliği, edebi anlayışı tartışılamaz bir dil ustasını yazmak gerçekden çok zor. ..
Kitapları okuyan hangi kuşaktan olursa olsun mutlaka Atilla Dorsay’ın adını takdirle anacaktır.
yilmazparlar@yahoo.com
Atilla Dorsay 50. Meslek yıldönümünde 50. yıl şarkısıyla Ailesi tarafından ödüllendirildi.
Eşi Leman Dorsay’ın sözlerini yazdığı, ozan, şarkıcı, müzisyen kızı Ece Dorsay’în bestelediği Atilla Dorsay’a 50 yılın ödülü…
SİYAD Sinema yazarları derneğini kurmuş, emek vermiş kurucu Başkan ve Onur Başkanı Atilla Dorsay’ı ne SİYAD Sinema yazarları derneği nede, ilk yazısı 11 Aralık 1966’da Cumhuriyet gazetesinde yayınlanmasına rağmen, TGC Türkiye Gazeteciler Cemiyeti hatırlayıp Altın yıl plaketi takdim etdi.
50. Meslek yıldönümünde sessiz sedasız kutlamayı ailesi yerine getirdi.
Gazeteciler Cemiyetinden ve SİYAD Sinema yazarlar Derneğinden 50. yıl Altın yıl kutlama beklenirdi, ve en azından yeni gençlerin çalışma şevkini kamçılamak adına hatırlanabilirdi.
Edebiyatı mükemmel Leman Dorsay sözlerini yazdığı, 90’lı yıllardan beri sanat dünyasında varlık gösteren yetenek sanatcı, ozan-şarkıcı-müzisyen Ece Dorsay’ın bestelediği Atilla Dorsay için 50 yıl şarkısı duayane sürpriz olurken yazarı çok duygulandırdı.
Düzensiz hayatın haksızlıkların cesur savunucusu rolü üstlenen yapısı, ruhundaki evrim ve devrimleri, sözlerine dökdüğü şarkıları çeşitli müzik mekanlarda icra eden Ece Dorsay bu bestelediği, Annesinin sözlerini yazdığı 50. yıl şarkısını çok anlamlı bulduğu gibi çok yürekden
okuduğunu söylüyor.
Ece Dorsay ‘dan söz etmişken, 3. Yu tamamen evde aranje eden, Ece Dorsay’ın akustik gitar ve vokali Sezen Aksu'nun studyosunda kaydettiği, 3 solo albümü var.
Ajda Pekkan yorumuyla tanıdıgımız Sezen Aksu, Can Algec sarkısının “Vitrin” isimli klibini ceken sözü müzigi kendisine ait olan “Dünyamın Haritası” ikinci klibe imza atdı.
Projelerini sorduğumuz Ece Dorsay, İngiltere'de ufak bir turne, Amsterdam'da Jazz Mekanlarında konserler vermek, bağımsız plak şirketinden İngilizce albüm çıkarmak gibi hedeflere yönelmiş.
Ocak 2017'de Nişantaşı Aşk Kahve'de sahne alacağını açıklarken, global oluşumlar için video çekimleri, Budapeşte'de konser, Türkiye'de okul konserleri planları arasında.
Tarih boyunca isim yapan insanla özdeşleşen duayen sözcüğü vardır. Kültür hayatında değişmez bu olgu onurlu bir sıfatdır.
Duayen yazarlık diğer insanlardan diğer yazarlardan farklı olmaktır. Bu fark kendisini hatırlayan ve hatırlatan insan olmayı da içermekdir.
Zamana, kişiye göre değişen ortamlarda güç aslında iz bırakdığı zaman süreklilik arzetdiği zaman varlığını kaybetmez.
Dünü, bugünü, kültürel dünyasında sinema gibi görsel bir kültürde görmediğimiz şeyleri gösteren sinema dünyasından söz, yazı, görüntü üçgeninde somutlaşmış olanları soyut ve somutda sizlere sunan, yazılarında doğru, gerçek içerikle kurulu, seyirci ile dostluk köprüsü kuran bir yazardan bahsediyorum, Atilla Dorsay’dan… Zaman zaman her ortamda dile getirdiğim yüz yılda bir gelebilecek, değerlerimizden bahsediyorum.
Yılların tecrübesi ile gözlemlerini edebi anlatım diliyle yazıya dökmesi, böyle bir algılama ile yazılarıyla bütünleşen sinemanın bilgi örgüsüyle toplumu aydınlatmada bilgilendirmedeki yeri ve rolü ile sonraki nesillere aktaran yadsınamaz emekleri olan aynı zamanda 50 yıla sığmayan 60’a yakın kitaplar, başta Hindistan Sıcağından Norveç Buzuluna, Hepsi Senin İçin, Benim Beyoğlum, 12 Eylül Yılları ve Sinemamız, 50 yılı ele alıp bakacağımız o kitaplara imza atan Atilla Dorsay..
Başarının yolculuğunda 50 yılı geride bırakan, dünya sinema yazarlarının en köklü isimleri arasında yer alan Türk ve dünya sinemasının duayen eleştirmeni gazeteci-yazar Atilla Dorsay, “Yeşilçam’dan 100 Portre" kitabının lansmanında sergisiyle süslerken, onunla zenginleşen sinema yazıları kadar 100 yıla damgasını vuran sinema emektarları, starları onun sayesinde bir kere daha hatırlandı.
50 yıllık yazarlık yaşamına dair gösterdiği öyle örnek alınacak entrümanlar varki; Türk sinemasına ışık tutacak bilgi serveti emeğini unutmak mümkün olmıyacakdır.
Sözcüklere bu denli itibar eden saf, yalın, sade güzelliği, edebi anlayışı tartışılamaz bir dil ustasını yazmak gerçekden çok zor. ..
Kitapları okuyan hangi kuşaktan olursa olsun mutlaka Atilla Dorsay’ın adını takdirle anacaktır.
yilmazparlar@yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder