İTO 37. MECLİS TOPLANTISI
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat 2016 ayı meclis toplantısını 11 Şubat 2016 Perşembe günü Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'nin katılımıyla İTO Meclis Salonunda gerçekleştirdi. İTO İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekip Avdagiç toplantıyı açarak gündem ve alınan kararlar okunması ardından
Sanayi dünyasının ve Türkiye’nin büyük kaybı iş adamı Mustafa Koç hakkında rahmet dileklerini dile getirdikden sonra Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar’ı kürsüye davet etti.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar şu başlıklar hakkında konuşmasını yaptı;
2016'da dünya daha çetin, Türkiye daha güçlü olacak! Küresel arenada
kısa vadeli önlemler...
Küresel arenada kısa vadeli önlemler...Yeni pazarlar, Yeni ticari ortaklıklar, Artan ticari potansiyeller.
Suriye'de yaşananlar bir insanlık sınavıdır. Bu millet, kasasındaki paralarla değil, yüreğindeki merhametle zengindir. Göçmenlik ortak bir insanlık halidir.
Hükümetimizin attığı adımlarla geleceğin Türkiye'sini birlikte inşa ediyoruz.
Görevimiz; iş dünyası ile hükümetimiz arasında etkin bir köprü kurmak.
Meclis üyelerimizle birlikte 2016'nın yol haritasını çiziyoruz.
Tanıtım atağı, ihracatın olmazsa olmazıdır
Güney Amerika tüm potansiyelleriyle yatırımcısını bekliyor.
Çin'in ithalat kapıları dünyaya açılıyor.
Bürokrasi, üretim yapanlara göre şekillenmeli.
İhracatta tanıtım ve teşvike daha fazla pay.
Eximbank'ta köklü reform
İhracat Kredisi Garanti Fonu ile ihracatçının önü açılır.
İhracatta menzil genişletmenin yolu; E-İhracat.
Üretim alanında; Şubat'ta 46,4, Nisan'da 51,9
Ticaret alanında; Şubat'ta 38,9, Nisan'da 45,7
Hizmet alanındaysa; Şubat'ta 46, Nisan'da 45,3,
Genel Ticari Faaliyet Endeksimiz de; Şubat'ta 40,6, Nisan'da 47,3
Meslek komitelerimizden gelen 29 talebin tamamına olumlu cevap verdik.
İstanbul Ticaret Odası Bilgiyi Ticarileştirme ve Araştırma Vakfı
İTO Başkanı Çağlar, "Daha güçlüyüz çünkü, siyasi istikrar sayesinde bu gemi rotasına geri döndü. Daha güçlüyüz çünkü, ülkemiz içinde bulunduğu coğrafyanın karışıklığından, dünyadaki çalkantılardan büyüyerek çıkmayı başardı. Ancak dünya daha çetin küresel ticaret pastası yeteri kadar büyüyemiyor. Belirsizlik ve kıyasıya rekabetten kaçma şansımız yok" dedi
Çağlar, Suriye'den göç etmeye hazırlananlar hakkında " Biz, 'Komşusu açken, tok yatan bizden değildir' şiarının takipçileriyiz. Düşmanına dahi merhametle yaklaşan bir Peygamberin ümmetiyiz. Allah'a çok şükür, imkanımız, gücümüz var. İTO olarak biz de elimizi taşın altına koymaya devam ediyoruz. Dün de yönetim kurulu toplantımızda hiçbir bütçe sınırı belirlemeden bu kardeşlerimize yardım etme kararı aldık. Evet bu işin bütçesi yok. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz. Bu millet kasasındaki paralarla değil, yüreğindeki merhametle zengindir. İşte bu yüzden ben diyorum ki Birleşmiş Milletler (BM) yönetimi, kalkıp sınırlarınızı açın çağrısını bize söylemesin. Biz Irak'tan ve Suriye'den toplam 3 milyon insana yüreğimizi açtık. Türkiye, bu noktada 10 milyar dolara yakın bir harcama yaptı. Birleşmiş Milletler, o çağrıyı birkaç bin mülteciye dahi tahammül göstermeyen ekonomisi gelişmiş ancak vicdanları körleşmiş, sağırlaşmış batılı ülke yöneticilerine yapsın."açıklamasında bulundu.
Yeni pazarlar konusunda "İhracatta anlık teslim çok önemli. Ama şu anda ihracat için 32 ayrı evrak dolduruluyor. Bir evrakla bu işi halledebilmeliyiz. Üretim yapanın bürokrasiye uyduğu değil, bürokrasinin üretim yapana göre şekillendiği bir yapı gerekli. Yine ihracat ve teşvikleri için hazine kaynaklarından ayrılan pay, beklentimiz ihracat hedefimizin binde 3'ü kadar. Bugün bizler bile kısıtlı bütçelerimize rağmen reklam, tanıtım için en az yüzde 5 bütçe ayırıyoruz. Biz de Türkiye'nin tanıtımını daha etkin yapmak için, ihracatçıyı desteklemek için daha çok pay ayırmalıyız. Verilen desteklerin ihracatçımıza dönüş süresini kısaltmakta çok önemli.
En önemli konulardan biri Eximbank'ta köklü bir reforma gidilmesi. Daha hızlı, daha etkin ve daha farklı kredi metotları kullanılması lazım. İhracat kredisi garanti fonunun artık ülkemizde hayata geçmesi şart. Ayrıca son dönemde ihracatta menzil genişletmenin yolu e-ihracattan geçiyor. Türkiye'den de küresel e-pazarlama markaları çıkarmak için kamu-özel sektör elele vermeliyiz." Şeklinde vurguladı.
(DÜPA) ile ilgili olarak “İTO olarak bağımsız bir think-tank kuruluşu ve Türkiye'nin en kapsamlı kuluçka merkezini kurmak için harekete geçtik.
Bilgi ve yenilik çağımızın ticari metasıdır. Biz de bu konuya özel bir önem vermekteyiz. Düşünce ve Proje Üretim Akademisi (DÜPA) ile Bilgi Ticarileştirme Merkezi'nin (BTM) kuruluş işlemlerine hızla başladık. Bu yapılar sayesinde, iş dünyası ve akademi işbirliği hiç olmadığı kadar somut bir hale dönüşecek.DÜPA'da tam da iş dünyasının ihtiyaç duyduğu araştırmalar en hızlı ve en öz şekliyle gerçekleştirilerek, sizlerin kullanımına sunulacak. BTM'de ise Melek yatırımcılığı tabana yayacağız. Parlak fikirleri 365 bin girişimcimize açacağız. Biliyorsunuz sizlerin de takdiriyle üniversitemizin Eminönü yerleşkesini DÜPA ve BTM'ye tahsis etmiştik. Böylelikle Eminönü'nde yani ticaretin kalbinde sizlerle iç içe çalışabilecekleri bir ortam hazırlamayı amaçladık."şeklinde bilgilendirdi. Proje hakkında söz alan İTO Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, Grup No 76 Ali Kızılkaya, Grup No 46 Alt yapı inşatı komtitesinden Halim Aksoy, Grup No 75 Kargo Posta ve Depolama komitesinden Sait Kılıç, Grup No 12 Ekmek un ve Unlu Mamulleri komitesinden Ahmet Zeki Sarıhan’ın konuşmalarından sonra, İTO İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekip Avdagiç , “İTO Bilgiyi Ticarileştirme ve Araştırma Vakfı " projesini meclis üyelerinin oylamasına sundu. Proje Oy çoğunluğuyla kabul edildi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) 19. dönem 37.meclis toplantısına katılan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, meclis üyelerin sıkıntılarını dinlemeye geldiğini söyleyerek yazılı sorulara cevap verdi.
kaçakçılık, gümrüklerde beklemelerin şikayeti üzerine çalışmaların devam ettiğini bildirdi. ''Bizim önemli görevlerimizden birisi kaçakçılığı önlemek. Bu bizim dahilde işlem yapan siz tüccarlarımızı koruma bakımından çok önemli. Bunlarla ilgili ciddi mücadeleler yapıyoruz. Akaryakıt kaçakçılığı buna bağlı olarak tekstille ilgili bir takım kaçakçılığın önlenmesi ve bu kaçakçılığı önlerken de eski demode usullerden artık kurtulmak istiyoruz. Özellikle teknolojinin bütün nimetlerini kullanarak son teknolojilerle takip etmek istiyoruz. İstihbaratımızı güçlendirdik. Onunla ilgili yazılımlarımızı ve veri paylaşımlarımızı artırdık. Risk profillerini ve risk analizlerine dayanan bir mücadele yöntemini benimsiyoruz. Dolayısıyla ülkemizi yol geçen hanına döndürmeyeceğiz. İşlemleri hızlandıracağız, aynı zamanda da güvenliği hiçbir zaman elden bırakmayacağız.'' Açıklamasında bulundu.
Tüfenkci, ''Biz kapılardaki amacımız, çalışmamız kapılardaki bekleme sürelerini özellikle ihracatta, ithalatta bu süreleri azaltmak istiyoruz. Bütün çabamız gayretimiz bu. Bununla ilgili istenilen belgeleri arkadaşlarımız tarıyorlar hangilerinden vazgeçebiliriz onu yakında uygulamaya koyacaklar. Gümrüğün şöyle bir de avantajı var: Bütün beklemeler Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın uygulamasından kaynaklanmıyor. Diyelim ki siz bir gıda ihracatı yapıyorsunuz. Gıda ve Tarım Bakanlığı'ndan yetkili gelip onunla ilgili işlem yapması lazım. Arkadaşlarımız gümrükte bekliyor diye düşünüyor. Sıkıntılardan birisi bu. Biz yeni tek pencere sistemi ile bütün bu bakanlıkları ortak bir havuzda toplayıp bu bekleme sürelerini azaltmak istiyoruz. İnşallah kısa zamanda onu hayata geçirdiğimizde şikayetleri azaltmış olacağız.'' Şeklinde cevaplar verdi. Sonrasında İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar tarafından kendisine tablo verildi.
yilmazparlar@Yahoo.com
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Şubat 2016 ayı meclis toplantısını 11 Şubat 2016 Perşembe günü Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci'nin katılımıyla İTO Meclis Salonunda gerçekleştirdi. İTO İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekip Avdagiç toplantıyı açarak gündem ve alınan kararlar okunması ardından
Sanayi dünyasının ve Türkiye’nin büyük kaybı iş adamı Mustafa Koç hakkında rahmet dileklerini dile getirdikden sonra Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar’ı kürsüye davet etti.
İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar şu başlıklar hakkında konuşmasını yaptı;
2016'da dünya daha çetin, Türkiye daha güçlü olacak! Küresel arenada
kısa vadeli önlemler...
Suriye'de yaşananlar bir insanlık sınavıdır. Bu millet, kasasındaki paralarla değil, yüreğindeki merhametle zengindir. Göçmenlik ortak bir insanlık halidir.
Hükümetimizin attığı adımlarla geleceğin Türkiye'sini birlikte inşa ediyoruz.
Görevimiz; iş dünyası ile hükümetimiz arasında etkin bir köprü kurmak.
Meclis üyelerimizle birlikte 2016'nın yol haritasını çiziyoruz.
Tanıtım atağı, ihracatın olmazsa olmazıdır
Güney Amerika tüm potansiyelleriyle yatırımcısını bekliyor.
Çin'in ithalat kapıları dünyaya açılıyor.
Bürokrasi, üretim yapanlara göre şekillenmeli.
İhracatta tanıtım ve teşvike daha fazla pay.
Eximbank'ta köklü reform
İhracat Kredisi Garanti Fonu ile ihracatçının önü açılır.
İhracatta menzil genişletmenin yolu; E-İhracat.
Üretim alanında; Şubat'ta 46,4, Nisan'da 51,9
Ticaret alanında; Şubat'ta 38,9, Nisan'da 45,7
Hizmet alanındaysa; Şubat'ta 46, Nisan'da 45,3,
Genel Ticari Faaliyet Endeksimiz de; Şubat'ta 40,6, Nisan'da 47,3
Meslek komitelerimizden gelen 29 talebin tamamına olumlu cevap verdik.
İstanbul Ticaret Odası Bilgiyi Ticarileştirme ve Araştırma Vakfı
İTO Başkanı Çağlar, "Daha güçlüyüz çünkü, siyasi istikrar sayesinde bu gemi rotasına geri döndü. Daha güçlüyüz çünkü, ülkemiz içinde bulunduğu coğrafyanın karışıklığından, dünyadaki çalkantılardan büyüyerek çıkmayı başardı. Ancak dünya daha çetin küresel ticaret pastası yeteri kadar büyüyemiyor. Belirsizlik ve kıyasıya rekabetten kaçma şansımız yok" dedi
Çağlar, Suriye'den göç etmeye hazırlananlar hakkında " Biz, 'Komşusu açken, tok yatan bizden değildir' şiarının takipçileriyiz. Düşmanına dahi merhametle yaklaşan bir Peygamberin ümmetiyiz. Allah'a çok şükür, imkanımız, gücümüz var. İTO olarak biz de elimizi taşın altına koymaya devam ediyoruz. Dün de yönetim kurulu toplantımızda hiçbir bütçe sınırı belirlemeden bu kardeşlerimize yardım etme kararı aldık. Evet bu işin bütçesi yok. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz. Bu millet kasasındaki paralarla değil, yüreğindeki merhametle zengindir. İşte bu yüzden ben diyorum ki Birleşmiş Milletler (BM) yönetimi, kalkıp sınırlarınızı açın çağrısını bize söylemesin. Biz Irak'tan ve Suriye'den toplam 3 milyon insana yüreğimizi açtık. Türkiye, bu noktada 10 milyar dolara yakın bir harcama yaptı. Birleşmiş Milletler, o çağrıyı birkaç bin mülteciye dahi tahammül göstermeyen ekonomisi gelişmiş ancak vicdanları körleşmiş, sağırlaşmış batılı ülke yöneticilerine yapsın."açıklamasında bulundu.
Yeni pazarlar konusunda "İhracatta anlık teslim çok önemli. Ama şu anda ihracat için 32 ayrı evrak dolduruluyor. Bir evrakla bu işi halledebilmeliyiz. Üretim yapanın bürokrasiye uyduğu değil, bürokrasinin üretim yapana göre şekillendiği bir yapı gerekli. Yine ihracat ve teşvikleri için hazine kaynaklarından ayrılan pay, beklentimiz ihracat hedefimizin binde 3'ü kadar. Bugün bizler bile kısıtlı bütçelerimize rağmen reklam, tanıtım için en az yüzde 5 bütçe ayırıyoruz. Biz de Türkiye'nin tanıtımını daha etkin yapmak için, ihracatçıyı desteklemek için daha çok pay ayırmalıyız. Verilen desteklerin ihracatçımıza dönüş süresini kısaltmakta çok önemli.
En önemli konulardan biri Eximbank'ta köklü bir reforma gidilmesi. Daha hızlı, daha etkin ve daha farklı kredi metotları kullanılması lazım. İhracat kredisi garanti fonunun artık ülkemizde hayata geçmesi şart. Ayrıca son dönemde ihracatta menzil genişletmenin yolu e-ihracattan geçiyor. Türkiye'den de küresel e-pazarlama markaları çıkarmak için kamu-özel sektör elele vermeliyiz." Şeklinde vurguladı.
(DÜPA) ile ilgili olarak “İTO olarak bağımsız bir think-tank kuruluşu ve Türkiye'nin en kapsamlı kuluçka merkezini kurmak için harekete geçtik.
Bilgi ve yenilik çağımızın ticari metasıdır. Biz de bu konuya özel bir önem vermekteyiz. Düşünce ve Proje Üretim Akademisi (DÜPA) ile Bilgi Ticarileştirme Merkezi'nin (BTM) kuruluş işlemlerine hızla başladık. Bu yapılar sayesinde, iş dünyası ve akademi işbirliği hiç olmadığı kadar somut bir hale dönüşecek.DÜPA'da tam da iş dünyasının ihtiyaç duyduğu araştırmalar en hızlı ve en öz şekliyle gerçekleştirilerek, sizlerin kullanımına sunulacak. BTM'de ise Melek yatırımcılığı tabana yayacağız. Parlak fikirleri 365 bin girişimcimize açacağız. Biliyorsunuz sizlerin de takdiriyle üniversitemizin Eminönü yerleşkesini DÜPA ve BTM'ye tahsis etmiştik. Böylelikle Eminönü'nde yani ticaretin kalbinde sizlerle iç içe çalışabilecekleri bir ortam hazırlamayı amaçladık."şeklinde bilgilendirdi. Proje hakkında söz alan İTO Yönetim Kurulu Başkan yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, Grup No 76 Ali Kızılkaya, Grup No 46 Alt yapı inşatı komtitesinden Halim Aksoy, Grup No 75 Kargo Posta ve Depolama komitesinden Sait Kılıç, Grup No 12 Ekmek un ve Unlu Mamulleri komitesinden Ahmet Zeki Sarıhan’ın konuşmalarından sonra, İTO İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekip Avdagiç , “İTO Bilgiyi Ticarileştirme ve Araştırma Vakfı " projesini meclis üyelerinin oylamasına sundu. Proje Oy çoğunluğuyla kabul edildi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) 19. dönem 37.meclis toplantısına katılan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, meclis üyelerin sıkıntılarını dinlemeye geldiğini söyleyerek yazılı sorulara cevap verdi.
kaçakçılık, gümrüklerde beklemelerin şikayeti üzerine çalışmaların devam ettiğini bildirdi. ''Bizim önemli görevlerimizden birisi kaçakçılığı önlemek. Bu bizim dahilde işlem yapan siz tüccarlarımızı koruma bakımından çok önemli. Bunlarla ilgili ciddi mücadeleler yapıyoruz. Akaryakıt kaçakçılığı buna bağlı olarak tekstille ilgili bir takım kaçakçılığın önlenmesi ve bu kaçakçılığı önlerken de eski demode usullerden artık kurtulmak istiyoruz. Özellikle teknolojinin bütün nimetlerini kullanarak son teknolojilerle takip etmek istiyoruz. İstihbaratımızı güçlendirdik. Onunla ilgili yazılımlarımızı ve veri paylaşımlarımızı artırdık. Risk profillerini ve risk analizlerine dayanan bir mücadele yöntemini benimsiyoruz. Dolayısıyla ülkemizi yol geçen hanına döndürmeyeceğiz. İşlemleri hızlandıracağız, aynı zamanda da güvenliği hiçbir zaman elden bırakmayacağız.'' Açıklamasında bulundu.
Tüfenkci, ''Biz kapılardaki amacımız, çalışmamız kapılardaki bekleme sürelerini özellikle ihracatta, ithalatta bu süreleri azaltmak istiyoruz. Bütün çabamız gayretimiz bu. Bununla ilgili istenilen belgeleri arkadaşlarımız tarıyorlar hangilerinden vazgeçebiliriz onu yakında uygulamaya koyacaklar. Gümrüğün şöyle bir de avantajı var: Bütün beklemeler Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın uygulamasından kaynaklanmıyor. Diyelim ki siz bir gıda ihracatı yapıyorsunuz. Gıda ve Tarım Bakanlığı'ndan yetkili gelip onunla ilgili işlem yapması lazım. Arkadaşlarımız gümrükte bekliyor diye düşünüyor. Sıkıntılardan birisi bu. Biz yeni tek pencere sistemi ile bütün bu bakanlıkları ortak bir havuzda toplayıp bu bekleme sürelerini azaltmak istiyoruz. İnşallah kısa zamanda onu hayata geçirdiğimizde şikayetleri azaltmış olacağız.'' Şeklinde cevaplar verdi. Sonrasında İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar tarafından kendisine tablo verildi.
yilmazparlar@Yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder