Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, Müslümanların gerek nüfus gerek
yer altı kaynakları gerekse coğrafi olarak çok büyük imkanlara sahip olduğunu belirterek, "Asıl mesele bunları
hakkıyla değerlendirmek, yani unu,
şekeri, yağı bir araya getirip helva yapabilmektir. Bize düşen görev; iktisadi, teknolojik ve kültürel kalkınma
hamleleriyle İslam coğrafyasını önemli
bir üretim havzasına dönüştürebilmek, bunun modelini ortaya koymaktır."
dedi.
Erdoğan, İSEDAK Daimi
Komitesi'nin 33. Toplantısı'ndaki konuşmasında,
iddia sahibi olmanın imkan sahibi olmayı da gerektirdiğini dile getirdi.
Müslümanların gerek nüfus
gerek yeraltı kaynakları gerekse coğrafi
olarak çok büyük imkanlara sahip olduğunu dile getiren Erdoğan, asıl
meselenin bunları hakkıyla
değerlendirmek olduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
"Yani unu, şekeri, yağı bir araya getirip helva yapabilmektir. Bize düşen görev; iktisadi,
teknolojik ve kültürel kalkınma
hamleleriyle İslam coğrafyasını önemli bir üretim havzasına dönüştürmek,
bunun modelini ortaya koymaktır.
Aramızdaki ekonomik ve ticari iş birliğini
geliştirmemiz, insanımıza hak ettikleri müreffeh bir hayatı sunabilmek
için elzemdir. Bunun için İslam
İşbirliği Teşkilatı ve İSEDAK gibi programları daha etkili şekilde kullanmanın yollarını
bulmalıyız. Ancak bu noktada halen ciddi
sorunlar yaşıyoruz. Elimizdeki imkanları olması gerektiği etkinlikte kullanamıyoruz." diye konuştu.
Bölgede yaşanan gelişmelere,
ülkeleri etkileyen sorunlara zamanında
müdahale edilemediğini vurgulayan Erdoğan, "Bilhassa ekonomik ve
beşeri münasebetlerimizin arz edilen
seviyede olmadığına şahit oluyoruz. Yaşadığımız
sıkıntıları aşabilmek için elimizdeki tüm imkanları özellikle de
İSEDAK'ı etkin bir platform olarak
kullanmak mecburiyetindeyiz." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, İSEDAK
stratejisinin 2013'te fiilen uygulanmaya
başlamasıyla iş birliği faaliyetleri yeterli olmasa da önemli ivme
kazandığını anlatarak, stratejinin
uygulanmasına yönelik oluşturulan İSEDAK çalışma grupları ve proje finansman mekanizmasının üye
ülkelerin desteğiyle çalışmalarına devam
ettiğini kaydetti.
Bu grupların politika
tavsiyelerinin İSEDAK proje finansmanı
çerçevesinde desteklenen çok taraflı iş birliği projeleriyle
uygulamaya konulduğunu dile getiren
Erdoğan, böylece bir yandan ülkelerin kurumsal ve beşeri kapasiteleri harekete geçirilirken aynı
zamanda müşterek sorunların çözümü için
birlikte çalışma kültürünün de geliştirildiğini anlattı.
Erdoğan, üye ülkeleri,
çalışma grupları ve İSEDAK proje finansmanından
daha aktif olarak yararlanmaya davet etti.
"Tercihli ticaret
sistemine ivedilikle işlerlik kazandırmalıyız"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, ticaretin artırılmasına yönelik
projelere ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bunun için uzun
süredir gündemimizde olan tercihli ticaret sistemine ivedilikle işlerlik kazandırmalıyız. Bu
konuda adım atmakta geç kaldığımız her
gün açık söylüyorum, bizim için çok büyük kayıptır. Tüm ilgiyi üye
ülkelerimizi bu doğrultuda harekete
geçmeye davet ediyorum. Türkiye olarak ev sahipliği yaptığımız İslam Ülkeleri Standartlar ve
Metroloji Enstitüsü'nün çalışmalarını da
önemli görüyorum. Enstitü üye ülkelerde ve tüm dünyada helal
standartlarının belirlenmesi başta olmak
üzere birçok alandaki standartlar hususunda ciddi faaliyetler yürütüyor. Biz bu çalışmalara en
yüksek katkıyı sağlamaya çalışıyoruz. Bu
kapsamda bir Helal Akreditasyon Komitesi kurduk. Üye ülkelerimizin de komitenin faaliyetlere aktif
katılımını bekliyoruz. Ticaret ve
yatırımlarımız artırırken kendi sorunlarımızı çözme kabiliyetimizi
de geliştirebilmeliyiz."
Erdoğan, geçen yıl 13. İslam
Zirvesi'ndeki konuşmasında, üye ülkeler
arasındaki yatırım ve ticarete ilişkin anlaşmazlıkların çözümü için bir
mekanizma geliştirilmesi gerektiğini
ifade ettiğini belirterek, bu amaçla İİT Tahkim
Merkezi kurulmasının önemi üzerinde durduğunu söyledi.
Bu doğrultuda Türkiye Odalar
ve Borsalar Birliği ile İslam Ticaret,
Sanayi ve Tarım Odası'nın ortaklaşa yürüttüğü çalışmaları yakından takip
ettiğini dile getiren Erdoğan, kurulacak
merkezin ticaret ve yatırım alanlarındaki
anlaşmazlıkları hızlı bir şekilde en az maliyetle ve adilane çözüme
kavuşturacak bir yapıya sahip olacağına
inandığını kaydetti.
İSEDAK Borsası
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, İSEDAK Gayrimenkul Kıymetler ve
Altın Borsaları'nın kurulması çalışmalarının yakın zamanda
tamamlanacağını umduğunu belirterek, bu
konuda Borsa İstanbul bünyesinde var olan ciddi birikimin ve alt yapıyı üye ülkelerin hizmete sunmaktan
memnuniyet duyulacağını anlattı.
"Bir yıl sonrasını
düşünüyorsan buğday ek, 10 yıl sonrasını
düşünüyorsan ağaç dik, 100 yıl sonrasını düşünüyorsan insan
yetiştir." sözünü anımsatan
Erdoğan, geleceğin teminatı olan genç nesillere özel önem verilmesi gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, bunun yolunun da
nitelikli, bilinçli ve öz güven sahibi insan
yetiştirmekten geçtiğini belirterek, bu doğrultuda kıymetli bir adım
atarak İİT Bilim ve Teknoloji
Zirvesi'nin Astana'da gerçekleştirildiğini anlattı.
Ülkeler arasında bilimsel ve
teknolojik iş birliğine dair çok önemli
kararlar alındığını ifade eden Erdoğan, teşkilatın bilim, teknoloji ve
inovasyon gündemi 2026 belgesinin de bu
zirvede kabul edildiğini aktardı.
"9 bin 500 öğrenci Türk
üniversitelerinde eğitim alıyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
bilim, sanayi ve teknolojide yapılacak
atılımların üretim teknolojisinde ve hizmetler alanında yapılacak
yeniliklerin iktisadi kalkınmaya,
ekonomik iş birliğine çok ciddi katkılar sağlayacağını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Aldığımız kararların tam anlamıyla
hayata geçirilmesi için öğrenci ve
akademisyen hareketliliğini artırmamız gerekiyor. Türkiye olarak her yıl
Türkiye burslarıyla dünyanın 155
ülkesinden 4 bin 500 öğrenciye ülkemizde yükseköğretim imkanı sunuyoruz. Bu öğrencilerin kahir ekseriyetini
İslam ülkelerinden gelen evlatlarımız
oluşturuyor. Halihazırda sadece teşkilat üyesi ülkelerden 9 bin 500 öğrenci bu burslar vasıtasıyla Türk
üniversitelerinde eğitim alıyor. Bu sayı
inşallah her yıl artarak devam edecek. Hiçbir sorunumuz çözümsüz
değildir. Dayanışma içinde hareket
ettiğimiz, güçlerimizi birleştirdiğimiz müddetçe aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Sadece
üye ülkelerimiz arasında değil, aynı
zamanda dünyanın onlarca ülkesine yayılmış diaspora topluluklarımız
arasında da iş birliğini
geliştirmeliyiz. Bilhassa İslamofobi, yabancı karşıtlığı ve kültürel ırkçılıkla mücadelede yurt dışında yaşayan
insanlarımız büyük önem arz ediyor.
Bununla ilgili son dönemde atılan adımları takdirle karşılıyor, devam
etmesini diliyorum."
Erdoğan, bu yılki bakanlar
görüş alışverişi konusunun üye ülkelerde
sınır aşan ulaştırma koridorlarının iyileştirilmesi, bu temayla
belirlenmiş olmasını son derece önemli
bulduğunu belirterek, bakanların ulaştırma
koridorlarının geliştirilmesine dair önemli kararlar alacağına
inandığını söyledi.
Yarın gerçekleştirilecek
özel oturumlarda ulaştırma koridorlarına
ilişkin paydaşların yaklaşımlarının tüm yönleriyle tartışılacağını
anlatan Erdoğan, tüm delegeleri bu
önemli etkinliklere aktif katılmaya davet etti.
Erdoğan, toplantının ülkeler
ve tüm halklar açısından hayırlara vesile
olması temennisinde bulunarak sözlerini tamamladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder