Türkmenistan İstanbul Konsolosluğunda Mahtumkulu Firaki Etkinliği
Bu yarışma, çocukların şiir yazma becerilerini
geliştirmelerini teşvik etmek ve onları edebiyat mirasının bir parçası olmaya
yönlendirmek amacıyla düzenleniyor.
Mahtumkulu Firaki'nin eserlerinden esinlenen çocuklar, kendi
duygularını ve düşüncelerini ifade etme fırsatı bulacaklar. Bu sayede, genç
kuşaklar, Türkmen edebiyatının zengin geleneğini yaşatmanın ve gelecek
nesillere aktarmanın önemini daha iyi anlayacaklar.
Yarışmanın düzenlenmesi, Türkmenistan'ın edebiyat ve kültür
alanındaki zengin mirasını ve değerlerini koruma ve gelecek nesillere aktarma
kararlılığının bir göstergesi olarak da değerlendiriliyor.
Bu yarışma, Mahtumkulu Firaki'nin unutulmaz eserlerini ve
fikirlerini gelecek nesillere taşırken, Türkmen edebiyatının ve kültürünün de
yaşatılmasına vesile olacak.
15 Mayıs 2024 Çarşamba günü Türkmenistan İstanbul Konsolosluğunda gerçekleşen etkinliğe bilim insanları, Türkiye’nin ünlü yazarları ve tanınmış isimleri, Türkmen diasporasının temsilcileri, öğrenciler ve medya katıldı.
Türkmenistan’ın Türkiye Başkonsolosu Muhammetnur Ovezov açılış konuşmasında, ülkenin bağımsızlık yıllarında çeşitli alanlarda elde ettiği başarıları katılımcılara aktardı.
Mahtumkulu’nun ölümsüz mirasının Türkmenistan ve diğer birçok devletin kültürü üzerindeki önemli etkisine de dikkat çekti.
Türkmenistan’ın Türkiye Başkonsolosu Muhammetnur Ovezov bu etkinliğin, çocuklara edebiyat ve kültürün değerini kavratmanın yanı sıra, Mahtumkulu Firaki'nin önemli eserlerini de tanıtmak için bir fırsat olduğunu vurguladı.
Firaki'nin kaleme aldığı şiirler, Türkmen halkının
duygularına tercüman olmanın yanı sıra, evrensel bir insanlık mesajını da
taşıdığını dile getirdi.
Bu yarışma, Firaki'nin ruhunu ve mirasını yaşatmanın yanı
sıra, çocukların sanata ve edebiyata olan ilgisini artırarak kültürel bir
bilinç oluşturmayı hedeflediğini açıkladı.
Ayrıca Başkonsolos Ovezov bu tür etkinliklerin, gençlerin
sanata ve kültüre olan ilgisini artırmanın yanı sıra, ulusal kimliğin korunması
ve kültürel zenginliğin gelecek kuşaklara aktarılmasına da önemli katkılar
sağladığını belirtdi.
Daha sonra genç öğrenciler, büyük Türkmen şairi Mahtumkulu Firaki’nin şiirlerini okudu ve şairin eserlerinin torunları üzerindeki silinmez etkisinden bahsetti.
Konuklar ayrıca Mahtumkulu Firaki’nin hayatı ve eserlerine adanmış, eserlerinin yer aldığı yayınların, Türkmen milli giyim örneklerinin ve uygulamalı sanat ürünlerinin yer aldığı resim sergisinide ziyaret etti.
Türkmenistan'ın büyük şairi ve düşünürü Mahtumkulu Firaki, 18. yüzyılda yaşamış bir şair, düşünür ve Tasavvuf inançlarını benimseyerek kendini Tanrı'ya adamış mutasavvıftır. Türkmen edebiyatının en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Eserlerinde aşk, doğa ve insanlık konularını işleyen Firaki, Türkmen halkının kültürel mirasında önemli bir yere sahiptir. Şiirleri ve düşünceleriyle Türkmenistan'ın ve dünya edebiyatının unutulmaz isimleri arasında yerini almış olan Mahtumkulu Firaki, bugün de Türkmen halkı tarafından büyük bir saygıyla anılmaktadır.
Türkmenistan'ın uluslararası kulvarda en değerli
ödüllerinden biri olarak kabul edilen Uluslararası Mahtumkulu Ödülü, şairin
adını taşımaktadır. Bununla birlikte,
1931'de kurulan Türkmen Devlet Üniversitesi'ndeki Dil ve Edebiyat Enstitüsü'ne
şairin adı verilmiştir.
Asıl adı Mahtumkulu olan şair, şiirlerinde kullandığı Firaki
mahlası sebebiyle Mahtumkulu Firaki olarak bilinmektedir. Türkmenler hakkında
sosyal ve politik şiirler yazmıştır. Türkmen şairlerin önde gelenlerinden biri
olarak kabul edilmektedir.
Firaki, bir kaynağa göre yaklaşık 1724 ya da çeşitli
kaynaklarca 1733 yılında, İran'ın Gülistan Eyaleti'nin Günbed-i Kavus şehrinin
Hacı Kavuşan köyünde doğdu. Türkmenlerin Göklen boyunun Gerkez aşiretindendir.
Babasının adı Devlet Mehmet Azadi ve annesinin adı Orazgül'dür. Babasından
Arapça ve Farsça dersleri aldı. İlk eğitimini doğduğu köyde alan Firaki,
eğitimine; Lebap vilayetinin Halaç ilçesinin Kızılayak köyünde bulunan İdris
Baba Medresesi'nde devam etti. Buhara 'daki Göğeltaş Medresesi'ndeki eğitiminin
ardından, Hive 'de yer alan Şirgazi Medresesi'nde eğitimini tamamladı.
Medreselerde aldığı şiir eğitimiyle birlikte Arapça, Farsça
ve Çağatayca'yı öğrenen Firaki, konusunu gerçek hayattan alarak yazdığı
şiirlerle Türkmen şairler arasında ün kazandı.
Şairliğinin yanında mutasavvıf ve düşünür de olan Firaki,
çeşitli kaynaklara göre 1782 ya da 1807, diğer bir kaynağa göre yaklaşık 1797
yılında öldü. Mezarı, İran'ın kuzeybatısındaki Aktokay köyünde bulunmaktadır ve
İran hükûmeti tarafından anıt mezara dönüştürülmüştür.
Şairliği
Firaki, şiirlerinde; dini motifler, Muhammed ve diğer
peygamberlere duyulan sevgi, evrensel ve millî değerler, sosyal dengesizlik,
insanın hayatı ve toplumsal olayları kapsayan konuları, sade ve yaşadığı
dönemin halk diliyle anlaşılır bir şekilde dile getirmiştir. Hemen hemen tüm
şiirlerinde Türkmenleri birlik ve beraberliğe, bir devlet ve bir bayrak
etrafında toplanmaya davet etmiş, insanları iyiliğe ve doğruluğa ulaşması
gerektiğini savunmuştur. Kendi rüyasında dokuz kere bade içmesinden dolayı
Türkmenler tarafından kendisine "Haktan içen şair" de denilmektedir.
Firaki, şiirlerinde Ahmet Yesevi'yi ustası olarak kabul
etmiş, kendisinden önceki mutasavvıflardan yararlanarak eserlerini ortaya
koymuştur.
yilmazparlar@yahoo.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder