14.12.25

13. İpekyolu Film Festivali İstanbul’da Başladı-Yılmaz Parlar

 

13. Uluslararası İpekyolu Film Festivali İstanbul’da Başladı

Açılış 10 Aralık 2025 Çarşamba Akşamı Beyoğlu Sineması’nda Gerçekleşti

Uluslararası İpekyolu Kültür, Sanat ve Eğitim Vakfı tarafından, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün desteği ve SETEM’in iştirakiyle düzenlenen 13. Uluslararası İpekyolu Film Festivali, 10 Aralık 2025 Çarşamba akşamı Beyoğlu Sineması’nda gerçekleştirilen açılış töreniyle başladı.

İstanbul’u bir kez daha farklı coğrafyaların sinema diliyle buluşturan festival, 10–15 Aralık 2025 tarihleri arasında sinemaseverlerle buluşacak.

9 Ülkeden Yaklaşık 50 Film Festivalde Yarışıyor

Bu yıl festival seçkisinde;
Türkiye, Çin, Hindistan, İran, Kırgızistan, İtalya, Brezilya, Belarus ve Peru olmak üzere 9 ülkeden yaklaşık 50 finalist film yer alıyor. Ulusal ve uluslararası yapımlar, kültürler arası sinema köprüsünü İstanbul’da kuruyor.

Sinemada Şiirsel Gerçeklik Söyleşisi İlgi Çekecek

Festival kapsamında, 12 Aralık 2025 Perşembe günü saat 16.00’da,
“Sinemada Şiirsel Gerçeklik ve İran Şiiri” başlıklı söyleşi düzenlenecek.

Beyoğlu Sineması’nda gerçekleştirilecek etkinliğe;
Nurduran Duman ve Rıza Sönmez konuşmacı olarak katılacak.

Şafak Tavkul Anma Programı Düzenlenecek

2021 yılında hayatını kaybeden; animatör, yönetmen, müzisyen ve akademisyen Şafak Tavkul, festival kapsamında özel bir programla anılacak.

13 Aralık 2025 Cumartesi günü,
15.00–17.00 saatleri arasında,
Beyoğlu Sineması Pera Salonu’nda gerçekleştirilecek anma etkinliği, sinema dünyasından isimleri ve izleyicileri bir araya getirecek.

 


Film Gösterimleri ve Yönetmen Söyleşileri

Ulusal ve Uluslararası Seçki film gösterimleri,
11–14 Aralık 2025 tarihleri arasında Beyoğlu Sineması Pera Salonu’nda izleyiciyle buluşacak.

Gösterimlerin ardından, filmlerin yönetmenleriyle söyleşiler gerçekleştirilecek.

Festival Ödül Töreniyle Sona Erecek

Uluslararası İpekyolu Film Festivali,
15 Aralık 2025 Pazartesi günü saat 19.00’da,
Atlas 1948 Sineması’nda düzenlenecek ödül töreniyle sona erecek.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da sinemaya emek vermiş duayen bir isme SETEM Emek Ödülü takdim edilecek.

yilmazparlar@yahoo.com

LeadWorld 2025 İstanbul’da Geleceği Konuştu-Yılmaz Parlar

 

Strong Medya & TABA-AmCham İş Birliğiyle Liderler Aynı Sahnedeydi

Strong Medya tarafından, TABA-AmCham iş birliğiyle düzenlenen LeadWorld – Liderlerin Sahnesi, Geleceğin Gündemi, 13 Aralık 2025’te İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda iş, ekonomi ve liderlik dünyasının nabzını tuttu.

Türkiye’nin geleceğine yön veren liderlerin aynı sahnede buluştuğu bu tarihi zirve, panellerde dile getirilen vizyonu, stratejileri ve kritik mesajları kamuoyuna doğru ve güçlü biçimde aktarma sorumluluğunu taşıdı.

LeadWorld 2025’te konuşulan her başlık, yalnızca bugünü değil, Türkiye’nin yarınlarını da şekillendirecek nitelikteydi. Bu nedenle zirve gelecek okumasıdır.

Etkinliğin açılış konuşmaları;

T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, T.C. Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, TABA-AmCham Genel Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı, Strong Medya Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Çiçek
tarafından gerçekleştirildi.

Küresel Ekonomi, Dijital Dönüşüm ve Liderlik Aynı Çatı Altında

LeadWorld 2025’te; küresel ekonomi, dijital dönüşüm, inovasyon, sürdürülebilirlik, liderlik trendleri ve iş dünyasının değişen dinamikleri ele alındı. Zirve; üst düzey yöneticileri, yatırımcıları, girişimcileri, ihracatçıları ve genç profesyonelleri bir araya getirerek güçlü bir networking zemini sundu.

Zirvenin Öne Çıkan Konuşmacıları

KOSGEB Başkanı Serdar İbrahimcioğlu, İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Recep Erdinç Yetkin, Doğanlar Holding YKB Davut Doğan, Arzum YKB Murat Kolbaşı, Arnica YKB Senur Biçer, Ekonomi Gazetesi YKB Hakan Güldağ, Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar, Ekonomi Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz, İYTE Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran Ariş Pırlanta YKB Kerim Güzeliş Yiğit Group / Fortis GY CEO Önder Yiğit, QNBEYOND Ventures Yönetici Ortak Özge Öz, StarGate & PlayGate Ventures YKB Mustafa C. Durmuş.

Vizyoner Liderlik Ve Yeni Nesil İş Dünyası Paneli

Krizden Güce, Gelenekten Geleceğe Liderlik

Türkiye Oyun Kurucu Bir Ülkedir

Panelde yapılan değerlendirmelerde Türkiye’nin tarihsel krizlerden güçlenerek çıkma becerisine dikkat çekildi. Konuşmacılar, bu yeteneğin teknolojiyle birleştiğinde Türkiye’yi oyun kurucu bir aktöre dönüştürdüğünü vurguladı. Gençlerin oyun, yazılım ve inovasyondaki başarısının tesadüf olmadığı özellikle belirtildi.

Liderliğin Temeli İyi İnsan Olmaktır

Global pazarlarda faaliyet gösteren şirketlerin liderlik anlayışının ele alındığı bölümde;
liderliğin yalnızca strateji değil, insani değerler, ortak akıl ve kültürel bilinç üzerine inşa edilmesi gerektiği ifade edildi. Yerel değerleri bilen liderlerin, gittikleri her coğrafyada fark yarattığı vurgulandı.

Kerim Güzeliş: “Gelenekten Kaçmadım, Evrenselleştirdim

Ariş Pırlanta YKB Kerim Güzeliş, liderliğini ve marka felsefesini şu sözlerle özetledi:

“Vizyonumu Kur’an-ı Kerim’den alıyorum. Bu beni evrenselleştiriyor, dünyaya eşit mesafede durmayı öğretiyor.”

119 yıllık bir markanın beşinci nesle aktarım süreci anlatılırken, kuşaklar arası liderlik, yetki devri, bilgi paylaşımı ve şeffaflık ön plana çıktı.

Gençlere Alan Açmadan Küresel Başarı Gelmez

Davut Doğan – Doğanlar Holding YKB, Türk şirketlerinin küresel rekabetteki yol haritasını anlattı.
Savaş Odası Toplantıları” modeliyle gençlerin unvansız biçimde fikir ürettiğini belirten Doğan, liderliğin temelinin dinlemek, cesaretlendirmek ve farklılığı teşvik etmek olduğunu vurguladı.

Yeni Nesil Tüketici: Ürün Değil Deneyim Satın Alıyor

Kerim Güzeliş, yeni nesil tüketicinin beklentilerini şu sözlerle özetledi:

“Veriyi iyi kullanan kazanıyor. Küçük müşteriler, yarının sadık müşterileridir.”

Ariş Pırlanta’nın Türkiye’de mücevherde online satış ve şeffaf fiyatlama konusunda öncü olduğunun altı çizildi.

TABA-AmCham Genel Başkanı Süleyman Ecevit Sanlı, “Liderlik Fırtınada Belli Olur”

Sanlı, dünyada ezberlerin bozulduğunu vurgulayarak:

Avrupa Birliği’nin yapısal krizini,

Küresel güç dengelerindeki değişimi,

Türkiye’nin dönüştürücü liderlik rolünü

net ifadelerle ortaya koydu.

Kadın liderliğinin önemine dikkat çeken Sanlı:

“Kadını dışarıda bırakan hiçbir yapı sürdürülebilir değildir.”

ifadeleriyle salondan büyük alkış aldı.

Tümamiral Recep Erdinç Yetkin: “Mavi Vatan, Milli Bekamızdır”

İstanbul Tersanesi Komutanı Tümamiral Yetkin, Türkiye’nin denizcilik ve savunma sanayisindeki tarihi dönüşümünü anlattı.

Küresel ticaretin %90’ının denizlerden yapıldığı,

Türkiye’nin Mavi Vatan vizyonunun stratejik önemi,

Yerli ve milli gemi projelerinde %85 yerlilik oranına ulaşılması

detaylarıyla paylaşıldı.

Yetkin’in vurgusu netti:

“Dışarıdan alınan gemilerle donanma kurulmaz.”

LeadWorld 2025: Geleceği Okuyan Zirve

LeadWorld 2025; liderlik, ekonomi, savunma, teknoloji ve sürdürülebilirlik başlıklarında Türkiye’nin küresel vizyonunu ortaya koyan, referans niteliğinde bir organizasyon olarak kayda geçti.

yilmazparlar@yahoo.com

12.12.25

İTO 2025 Aralık ayı Meclis toplantısı-Yılmaz Parlar

Avdagiç’ten Ekonomi ve KOBİ Stratejisi

2026 Reformların Yılı Olacak, KOBİ’ler Dönüşümün Merkezinde

İstanbul Ticaret Odası’nın 2025 Aralık ayı Meclis toplantısında konuşan İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisinin geleceğine yönelik kapsamlı değerlendirmelerde bulunarak KOBİ’lerin dönüşüm sürecindeki kritik rolüne dikkat çekti.

Avdagiç, üretimde yeniden dengelenme için finansmana erişimin güçlendirilmesinin zorunlu olduğunun altını çizdi ve iş dünyasının beklentilerini 5 maddelik öneri setiyle ortaya koydu.

KGF destekleri yeni dönüşüm programlarını kapsayacak şekilde genişletilmeli

Kredi Garanti Fonlarının, kamu-özel sektör iş birliği içerisinde rekabetçilik ve dönüşüm odaklı programlara entegre edilmesinin önemini vurgulayan Avdagiç, özellikle teknoloji ve enerji verimliliği yatırımlarına uzun vadeli, sabit faizli yeni kredi paketleri gerektiğini ifade etti.

Kur riskine karşı koruma mekanizmaları ve vergi teşvikleri

Döviz dalgalanmalarının işletmeleri zorladığını hatırlatan Avdagiç, KOBİ'lerin kur riskini yönetebilmesi için uygun maliyetli hedge ürünlerinin geliştirilmesine yönelik çağrıda bulundu. Yatırımı hızlandıracak vergi indirimleri, amortisman kolaylıkları ve modernizasyonu teşvik eden mali adımların üretime güçlü bir katkı sağlayacağını dile getirdi.

Finansman çeşitliliği şart: Banka dışı alternatifler devreye alınmalı

Reel sektörün finansmana bağımlılığını azaltacak alternatif finansman kanallarının devreye alınmasının önemine işaret eden Avdagiç, KOBİ’lerin sadece bankalara değil, yeni nesil finansal araçlara da erişebilmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye, çok kutuplu dünyada bölgesel liderliğini pekiştirecek

2026 yılına ilişkin beklentilerini de paylaşan Avdagiç, Türkiye ekonomisinin güçlü büyüme eğilimini sürdüreceğini belirterek, “Bölgemizde yeni bir gerilim yaşanmaması halinde Türkiye, çok kutuplu küresel düzende bölgesel liderliğini daha görünür şekilde pekiştirecektir” dedi.

2026 yapısal reformlar yılı olacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2026’yı “yapısal reformlar yılı” ilan eden açıklamalarının iş dünyasında memnuniyetle karşılandığını söyleyen Avdagiç, reel sektör olarak reform sürecini desteklemeye hazır olduklarını ifade etti.

İhracat 270 milyar doları aşacak

Ekonominin 21 çeyrektir kesintisiz büyümesini sürdürdüğünü belirten Avdagiç, turizm gelirlerinin cari dengeyi olumlu etkilediğini, doğrudan yatırımların ise 9 ayda 11,4 milyar dolara çıkarak son 10 yılın en yüksek düzeyine ulaştığını aktardı. Avdagiç, ihracatın yıl sonunda 270 milyar doları aşmasını beklediklerini söyledi.

yilmazparlar@yahoo.com

Ümit Özdağ, -Tertemiz Türkiye Projesi-Yılmaz Parlar

 

Özdağ’dan Zehire Karşı Büyük Yemin Türk Gençliğine Kurulan Kapan Kırılacak

Türk Milletinin Evlatlarını Kurtarma Yemini, Uyuşturucuya Karşı Büyük Başkaldırı

Türkiye’ye Atılan Sessiz Kurşunları Durduracağız, Ümit Özdağ’dan Toplumsal Temizlik Harekâtı

Dünya, daha önce hiçbir dönemde olmadığı kadar uyuşturucu kartellerinin pençesinde. Latin Amerika’dan Asya’ya, Avrupa’dan Afrika’ya kadar uzanan karanlık bir ağ; gençliği, aileleri ve ulusların geleceğini kemiren görünmez bir savaş yürütüyor.

Bu savaşın cephanesi uyuşturucu, kazancı milyarlarca dolar, hedefi ise insanlığın en savunmasız kesimleri: gençler.

Uzun süredir sessiz bırakılan uyuşturucu meselesini yüksek sesle dile getiren ender isimlerden biri olan Ümit Özdağ’ın, uyuşturucu tehdidinin ülke çapındaki etkisini gündeme taşıması, toplumsal sorunlara karşı gösterdiği duyarlılığı bir kez daha ortaya koydu.

Zehir Savaşı, Dünya Yanıyor, Türkiye'nin Son Şansı “Tertemiz Türkiye”

Dünya, uyuşturucunun yarattığı sosyal çöküş, şiddet ve ölüm sarmalında debelenirken, Türkiye bu illetin en ağır bedellerini ödeyen ülkelerin başında geliyor.

Bugün sokakta satılan her bir gram zehir, sınır ötesinden gelen bir silaha, bir tetiğe, bir cinayete dönüşüyor. Uyuşturucu satılıyor, para silaha dönüşüyor; baronlar iki kez kazanıyor, toplum ise iki kez kaybediyor.

Tam da bu nedenle Türkiye’de atılan her kararlı adım, yalnız bir politik hamle değil; bir milletin varlık mücadelesi anlamına geliyor.

Sadece bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda organize suç, terör finansmanı ve milli güvenlik meselesi haline gelen uyuşturucu, gençliğimizin geleceğini ve toplumun temel dokusunu kemiriyor.

Avrupa'da organize suç endeksinde birinci sırada yer alan Türkiye, uyuşturucu pazarı haline getirilme tehlikesiyle yüz yüze.

Her geçen gün düşen kullanım yaşı, parçalanan aileler ve sokakları mesken tutan "zombiler", ülkenin içine düştüğü vahim tablonun sadece görünen yüzü.

Tertemiz Türkiye Vizyonu

Özdağ'dan, Uyuşturucu İle Mücadelede Radikal ve Köklü Dönüşüm Planı

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Türkiye'nin kanayan yarası haline gelen uyuşturucu ve sanal kumar belasına karşı, "Tertemiz Türkiye Projesi" adını verdiği kapsamlı ve radikal bir mücadele planını açıkladı.

Özdağ'ın basın toplantısında sunduğu politika, mevcut yaklaşımlardan köklü bir kopuşu temsil ediyor.

Suçu "bireysel" olmaktan çıkarıp "toplumsal saldırı" ve "narko-terör" olarak tanımlayan Özdağ, soruna sadece polisiye tedbirlerle değil, hukuki, idari, sosyal ve ekonomik boyutları olan topyekûn bir savaş konseptiyle cevap vermeyi hedefliyor.

Bu cesur ve detaylı yol haritası, konuya ilişkin bugüne kadar açıklanmış en sert ve en kapsamlı siyasi program olarak dikkat çekiyor.

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Türkiye’nin belki de son yıllardaki en kapsamlı, en kararlı ve en sert uyuşturucu–sanal kumar mücadele planını açıkladı:

Tertemiz Türkiye Projesi

Bu proje bir politika değil; bir milli mücadele manifestosu.
Bu açıklama bir basın toplantısı değil; Türkiye’nin zehir baronlarına, mafya odaklarına, narko-terör örgütlerine karşı ilan edilmiş bir savaş bildirisidir.

Ve bu mücadelede Özdağ’ın kararlılığı tek bir cümlede kristalleşiyor:

“Zehir tacirlerine, ruhları cehenneme gitmeden yeryüzünde cehennemi yaşatacağız.”

Türkiye’yi Sarsan Gerçekler

Özdağ’ın açıklamasında ortaya koyduğu tespitler yalnız politik bir çıkış değil; istihbaratçıların, emniyet müdürlerinin, doktorların, ekonomistlerin imzasını taşıyan somut uyarılar:

Türkiye bugün Avrupa’nın 1 numaralı organize suç ülkesi.

Uyuşturucu kullanım yaşı 15 yaşın altına indi.

291 bin mahkûmun 3’te 1’i uyuşturucu suçlusu.

2 milyona yakın bağımlı var.

Yalnız İstanbul’da binden fazla tetikçi, 10 ana çete altında örgütlü.

PKK, Avrupa’daki uyuşturucu pazarının %65’ini kontrol ediyor.

Yabancı mafyalar Türkiye’yi üs haline getirdi.

Bu tablo, sıradan bir asayiş sorunu değil; bir güvenlik krizi, bir milli bekâ meselesi.

Özdağ'ın Açıkladığı Dev Politika

Çekirdeğini oluşturan, Özdağ’ın “milat niteliğinde” ilan ettiği uygulamalardan bazıları:

Özdağ’ın Projesinde Öne Çıkan Maddeler

Uyuşturucu ile Mücadele Yasası çıkarılacak.

Uyuşturucu çeteleri terör örgütü sayılacak.

Uyuşturucu ve sanal kumarda infaz indirimi olmayacak.

Çetelerle bağlantılı siyasetçi ve bürokratların mal varlığına el konulacak.

Tedavi gönüllü değil zorunlu hale getirilecek.

Sınırlar uyuşturucu insan kaynağına kapatılacak.

İstanbul çetelerden geri alınacak – merkez üssü burada kurulacak.

Devasa tedavi ve rehabilitasyon merkezleri kurulacak.

Bu maddeler yalnız güvenlik hamlesi değil; coğrafi, sosyolojik ve ekonomik bir temizlenme operasyonu.

Uyuşturucu Olan Yerde Savaş Vardır

Her uyuşturucu örgütü bir istihbarat örgütüne, bir terör yapısına, bir dış bağlantıya dayanır.
Her zehir pazarı, bir başka coğrafyada patlayan silahın parasını öder.
Her bağımlı, yalnız bir sağlık kaybı değil; bir toplumun geleceğinden çalınan bir asker, bir mühendis, bir öğretmen, bir anne, bir baba…

Uyuşturucu olan yerde savaş vardır.
Savaşın olduğu yerde baronlar kazanır, millet kaybeder.

Uyuşturucu Mafyasına Darbe Vakti: Özdağ’dan Millî Direniş Çağrısı

Bu Mücadele Beklemez

Zafer Partisi’nin Tertemiz Türkiye Projesi, “bir gün” değil; “bugün” yapılması gereken bir devlet refleksi.
Bu mücadeleyi ertelemek, nesilleri göz göre göre feda etmektir.
Bu mücadeleyi zayıflatmak, baronların işine, çetelerin ekmeğine yağ sürmektir.

Devrim Niteliğinde “Tertemiz Türkiye" Uyuşturucuya Köklü Çözüm

Ümit Özdağ'ın açıkladığı "Tertemiz Türkiye Projesi", uyuşturucu belasının ancak köklü, kararlı ve multidisipliner bir yaklaşımla çözülebileceğini ortaya koyuyor. Sorunu sadece güvenlik boyutuyla değil, bağımlılıkla mücadele, aile destek sistemleri, sosyal rehabilitasyon ve uluslararası işbirliği boyutlarıyla ele alan bu plan, umutsuzluğa kapılan ailelere ve millete bir çıkış yolunu işaret ediyor.

Bu nedenle Özdağ’ın final sözleri yalnız bir kapanış değil;
Bir millet çağrısıdır:

“Türk milleti bilsin ki; Türkiye Zafer Partisi’yle bu mücadeleyi kazanacak. Tertemiz bir Türkiye’de buluşacağız.”

Toplumun en hassas yaralarından biri olan uyuşturucu problemi konusunda sergilediği kararlı tavır, Özdağ’ı bu alanda öne çıkan nadir siyasetçilerden biri hâline getiriyor.

Konuyu görmezden gelen sessizliğe karşı cesur çıkışı, kamuoyunda ‘bu meselede nihayet bir ses yükseldi’ yorumlarını beraberinde getiriyor. Genç nesli hedef alan tehlikelere karşı verdiği mücadele, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken liderlik refleksinin de altını çiziyor.

yilmazparlar@yahoo.com

11.12.25

Hayata Değer Katanlar Ödülü-Yılmaz Parlar

 

Hayata Değer Katanlar Ödülü

AREL Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Uğur Özgöker, Oxford Üniversitesi’nde Düzenlenen Zirvede “Hayata Değer Katanlar Ödülü”nü Aldı



Oxford Üniversitesi kampüsünde, Lob-in International ve DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği iş birliğiyle “Hayata Değer Katanlar Zirvesi”nin ikincisi gerçekleştirildi. Zirveye siyaset, diplomasi, akademi, iş dünyası ve medya temsilcileri katıldı. Zirvenin ana gündeminde Kıbrıs meselesinin tarihsel arka planı, güncel diplomatik gelişmeler ve geleceğe yönelik siyasi, ekonomik ve toplumsal perspektifler vardı.

Zirvenin moderasyonunu Prof. Dr. Uğur Özgöker üstlendi.

Zirve sırasında kendisine Hayata Değer Katanlar Ödülü verildi.

Katılımcılar

Zirvede konuşan ve etkinlikte yer alan önemli isimler arasında şunlar bulunuyordu:

KKTC 5. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,

Girne Amerikan Üniversitesi Kurucusu & Demokrat Parti Milletvekili Serhat Akpınar,

Uluslararası Diplomatlar Birliği Başkanvekili Halil Sert,

İstanbul Milletvekili Av. Serkan Bayram,

Oxford Üniversitesi Doç. Dr. Emir Özeren,

Medya ve iş dünyasından temsilciler.

Konuşmalarda özellikle Kıbrıs meselesinde barış ve istikrar, uluslararası ilişkilerde sürdürülebilir çözümler ve gelecek vizyonu üzerinde duruldu.



Prof. Dr. Uğur Özgöker’in Konuşmasından Bazı Vurgular

Oxford’un böylesine nitelikli bir organizasyona ev sahipliği yapmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

“39 yıllık birikimin zirvesinin yaşandığını” söyledi ve çalışmaların vizyoner liderliğiyle Fahri Ustaoğlu’na atıf yaptı.

Türkiye’de tüketici ve kalite bilincinin gelişimine dikkat çekti.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası arenada görünürlüğüne ve tanınırlığına vurgu yaptı ve bunun artacağına dair görüş belirtti “İki devletli çözüm” paradigmasının uluslararası zeminde yerleştiğini ifade etti.

Ödül Hakkında

Zirvede Prof. Dr. Özgöker dahil olmak üzere birçok isim, “Hayata Değer Katanlar” ödülleri ile onurlandırıldı. Bu ödüller, çeşitli akademik, diplomatik ve sosyo-kültürel başarıları temsil eden geniş bir yelpazede dağıtıldı. 

yilmazparlar@yahoo.com

7.12.25

Serial Bridges İstanbul 2025-Yılmaz Parlar

 

Uluslararası Dizi Endüstrisinin Kalbi Bu Yıl Da İstanbul’da Attı

Netflix’in katkılarıyla 5 Aralık 2025 Cuma günü Institut Français İstanbul’da düzenlenen Serial Bridges İstanbul tanıtımları, proje sunumları ve ödül töreni, uluslararası dizi sektörünü bir kez daha İstanbul’da buluşturarak büyük ilgi gördü.

Series Mania Institute, Institut français Türkiye ve m2 Film Lab ortaklığında düzenlenen bu prestijli program, bölgenin en yaratıcı yapımcı ve yazarlarını dünyanın önde gelen dizi uzmanlarıyla aynı masa etrafında topladı.

4 Ülkeden 8 Proje Uluslararası Standartlarda Geliştirildi

Türkiye, İran, Azerbaycan ve Gürcistan’dan seçilen 8 güçlü dizi projesi, beş gün boyunca sektörel sunumlar, birebir mentorluklar ve masterclass’lar eşliğinde geliştirildi.
Projelerin 5’i Türkiye’den gelirken, diğer 3 proje yakın coğrafyanın farklı anlatı geleneklerini temsil etti.

Katılımcılar, Senaryo Mentoru Nuran Evren Şit, Yapım Mentoru Leona Connell eşliğinde uluslararası dizi piyasasının dinamikleri, ortak yapım modelleri ve proje sunum teknikleri üzerine kapsamlı bir eğitim aldı.

“Dizileri Hayata Geçirmenin İlk Adımı, Doğru Ortaklıklar”

Programın en dikkat çeken çıktılarından biri uluslararası işbirliğini güçlendirme hedefi oldu.

Institut français Görsel-İşitsel İşbirliği Ataşesi Florent Signifredi, bu yıl bölgesel formatla daha fazla etkileşim sağlandığını belirterek, programın Avrupa ve dünya pazarına açılan bir köprü görevi gördüğünü ifade etti.

Senaryo mentoru Nuran Evren Şit, atölyenin amacını şu sözlerle özetledi:
“Bu etkinliğin amacı, projelerin hayata geçebilmesi için uluslararası ortaklıklar kurmak, hikâyeleri doğru platformlara ulaştırmak.”

Series Mania Institute Program Direktörü Pierre Ziemniak ise günümüz dizi endüstrisinde finansman ve üretim süreçlerinin zorluğuna dikkat çekerek uluslararası ortak yapımların kaçınılmaz bir model haline geldiğini söyledi.

Dünya Devi Platformlar ve Sektörün En Büyük İsimleri İstanbul’daydı

Program boyunca Gain Medya, Inter Medya, Fremantle, HBO Max, OGM Pictures ve Netflix gibi sektör devleri;
pitching stratejileri, satış modelleri, global trendler ve ortak finansman formülleri üzerine özel oturumlar gerçekleştirdi.

Jens Richter (Fremantle), Gizem Elgün (Gain Medya), Deniz Şaşmaz Oflaz (Warner Bros Discovery), Hasret Özcan (Inter Medya) ve Suzan Güverte (Ay Yapım) gibi önemli isimler deneyimlerini katılımcılarla paylaştı.

Final Günü, Sunumlar, Büyük Ödül ve Networking Kokteyli

5 Aralık Cuma günü Institut Français İstanbul’da düzenlenen kapanış töreni, Series Mania Forum Direktörü Leticia Godinho’nun uluslararası dizi pazarının geleceğine dair kapsamlı sunumuyla başladı.

Ardından 8 ekip projelerini;

Arya Su Altıoklar (Netflix Türkiye)

Ayşıl Özmen (OGM Pictures)

Leticia Godinho (Series Mania)

gibi önemli temsilcilerin yer aldığı jüriye sundu.

Gecenin en heyecan verici anı ise ödül açıklamasıydı.
“IMBROS” (Ozan Yoleri – Alara Hamamcıoğlu / Vigo Film & Faro), 2025 Series Mania Forum’a doğrudan katılım hakkı kazandı. Bu hak, projenin Avrupa’daki en büyük dizi marketlerinden birinde uluslararası alıcılarla buluşmasını sağlayacak.

Netflix Katkılarıyla Gerçekleşen Networking Kokteyli Sektörü Buluşturdu

Tören sonrasında gerçekleşen Netflix destekli networking kokteyli, yerli ve yabancı birçok yapımcı, yönetici ve dağıtımcının bir araya geldiği güçlü bir endüstri buluşmasına dönüştü. Yeni iş birliklerinin temelleri burada atıldı, geleceğin projeleri masaya yatırıldı.

İstanbul, Uluslararası Dizi Pazarının Yeni Bölgesel Merkezi Oluyor

İkinci yılında çok daha güçlü bir içerik ve sektör katılımıyla gerçekleşen Serial Bridges İstanbul;
Türkiye ve çevre ülkelerin yaratıcı gücünü dünya pazarına taşımak üzere önemli bir rol üstleniyor.

Geçen yıl geliştirilen projelerin bir kısmının üretime geçmesi, programın etkinliğinin en net göstergesi.
Bu yılki sonuçların da benzer bir ivme yaratması bekleniyor.

İstanbul, artık yalnızca bir çekim merkezi değil; aynı zamanda uluslararası dizi üretiminin yaratıcı laboratuvarı.

yilmazoarlar@yahoo.com

Türk Dünyasıyla Ticarette Yeni DönemYilmaz Parlar

 

Türk Devletleri Arasında Rekor Ticaret Trafiği

Prof. Dr. Sümer: “Türk Dünyasında Ekonomik Entegrasyon Artık Geri Dönülmez Bir Süreç”

Ekonomik Hat- Birliktelik Sembolik Değil, Gerçek-Orta Koridor Ekonomiyi Birleştiriyor

Aydınlar Ocağı Genel Merkezi, Türk dünyasıyla ekonomik entegrasyonun masaya yatırıldığı “Türk Dünyasında Ekonomik Birliktelik” başlıklı önemli toplantıyı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Zeytinburnu Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirdi.

Toplantıda konuşan İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kutluk Kağan Sümer, Türkiye ile Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) üyeleri arasındaki ekonomik ilişkilerin ulaştığı yeni boyutları rakamlarla ortaya koydu.

Oturum başkanlığını Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa E. Erkalın yürüttüğü programda; dış ticaret dengeleri, enerji hatları, lojistik koridorlar ve kalkınma potansiyelleri kapsamlı biçimde değerlendirildi.

Türk Dünyasıyla 5 Yılda 62,6 Milyar Dolarlık Ticaret

Prof. Dr. Sümer’in açıkladığı verilere göre Türkiye, 2020–2024 döneminde TDT üyeleriyle toplam 62,6 milyar dolar ticaret hacmine ulaştı.

36,6 milyar dolar ihracat, 26 milyar dolar ithalat

Sümer, bu rakamların “Türk dünyasıyla ekonomik birlikteliğin artık sembolik değil, kurumsal ve derinleşen bir gerçeklik haline geldiğini” söyledi.

Azerbaycan: En Güçlü Ticaret Hattı

Türkiye’nin en yoğun ticaret yaptığı ülke Azerbaycan oldu.

2020–2024 toplamı, 12,8 milyar dolar ihracat, 5,3 milyar dolar ithalat

Türkiye, Azerbaycan’a makine, plastik, motorlu araçlar ihraç ederken; başta petrol ve doğalgaz olmak üzere alüminyum, pamuk ve demir-çelik ürünleri ithal ediyor.

Kazakistan: Stratejik İş Ortağı Ama 2024’te Gerileme Var

Beş yıllık ticaret hacmi 23,4 milyar dolar seviyesine ulaşan Kazakistan, bölgenin en büyük enerji ve maden tedarikçisi konumunda bulunuyor.

Ancak 2024 ticareti %16,9 düşerek 4,9 milyar dolara geriledi.
Düşüşün sebebi petrol ürünleri ve madencilik kalemlerindeki hacim daralması.

Özbekistan: 5 Yılda Artış, 2024’te Düşüş

2020–2024 toplam ticaret 15,8 milyar dolara ulaştı.
Ancak 2024 hacmi 2,937 milyar dolara düşerek %7 geriledi.

Sümer, “Özbekistan’ın Türkiye ticaretindeki payı hala düşük; lojistik altyapı güçlendirilmedikçe bu potansiyel tam kullanılmayacak” değerlendirmesini yaptı.

Türkmenistan Ve Diğer Ülkeler: Potansiyel Çok Yüksek

Türkmenistan ile ticaret 2024’te 2,2 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Macaristan ve gözlemci ülkeler dahil edildiğinde ticaret hacmi sınırlı görünse de Sümer şu noktaya dikkat çekti:

“Gelişmemiş hacim zayıflık değil; doğru stratejiyle büyük fırsat anlamına gelir.”

Ekonomik Yapı Birbirini Tamamlıyor

Sümer, Türkiye ile Türk Cumhuriyetleri arasındaki yapının “tamamlayıcı ekonomi modeli” oluşturduğunu söyleyerek tabloyu özetledi:

Türkiye, bölgeye: sanayi ürünleri, makineler, araçlar, plastik, tekstil
Bölge, Türkiye’ye: petrol, doğalgaz, madenler, alüminyum, demir–çelik, pamuk

Bu model iki taraf için de sürdürülebilir bir ekonomik denge yaratıyor.

Orta Koridor, Türk Dünyasının Ekonomik Omurgası

Sümer’e göre Trans-Hazar Orta Koridoru, artık sadece lojistik hat değil, Türk dünyasının stratejik kalkınma platformu.

Türkiye–Kazakistan demiryolu yük anlaşması kapasiteyi artıracak
Azerbaycan üzerinden gelen petrol/doğalgaz hatları bölgenin enerji güvenliğini belirliyor
Lojistik, enerji ve ulaştırma alanlarındaki işbirlikleri bölgesel entegrasyonu hızlandırıyor

Sümer, “Orta Koridor olmadan Türk dünyasıyla ekonomik birlikteliği tam anlamıyla gerçekleştirmek mümkün değil” dedi.

Ortak Gelecek Ekonomide Başlıyor

Konuşmasını güçlü bir mesajla tamamlayan Prof. Dr. Sümer şunları söyledi:

“Türk dünyasında ekonomik birliktelik; sadece ticaret değil, ortak kader, ortak üretim ve ortak gelecek demektir.
Bu geleceğin yolu da ortak strateji, güçlü lojistik hatlar ve sürdürülebilir işbirliğinden geçiyor.”

yilmazparlar@yahoo.com

Peugeot Türkiye’den Tarihi Sıçrayış-Yılmaz Parlar

 

Yerli Üretim Hamlesi 2026’ya Damga Vuracak

Traveller yerli üretime giriyor, Expert sahada… Hafif ticari segmentte rekor yılı başlıyor.

Peugeot Türkiye, 2026 stratejisinin merkezine yerleştirdiği yerli üretim hamlesi ve yenilenen hafif ticari araç vizyonuyla otomotiv pazarındaki yükselişini hızlandırıyor.

Marka, 4 Aralık 2025’te Divan Kuruçeşme’de düzenlediği toplantıda hem 2025 performansını hem de gelecek planlarını ilk kez bu kapsamda duyurdu.

Toplantıya Peugeot Global CEO’su Alain Favey, Peugeot Türkiye Marka Direktörü Gupse Kaplan ve Peugeot Türkiye Ürün Pazarlama Direktörü İrem Ergün katıldı. Açıklanan veriler, markanın Türkiye’de sadece büyümediğini, aynı zamanda global sıralamayı da etkilediğini ortaya koydu.

Peugeot Türkiye’den Tarihi Satış Rekoru “Hedefi Bir Ay Önceden Geçtik”

Peugeot Türkiye, 2025 yılının ilk 11 ayında 74.920 adet satışa ulaşarak yıl başında belirlediği 73 bin adetlik hedefi** bir ay erken aştı.** Bu performansın ardından yıl sonu hedefi 80 bin adet olarak güncellendi. Böylece Peugeot, Türkiye tarihinin en yüksek satış rakamına ulaşmaya hazırlanıyor.

Marka Direktörü Gupse Kaplan, başarının tesadüf olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu:
“Türkiye otomotiv tarihinde rekor bir yıla gidiyoruz. Peugeot olarak güçlü ürün gamımız ve doğru konumlandırmayla bu rekorun önemli bir parçasıyız.”

Hafif Ticaride Agresif Büyüme: 25 Bin Adet, %31 Pay

Peugeot’nun 2025 stratejisinde hafif ticari araçlar belirleyici rol oynadı.
Kasım itibarıyla 23 bin adede ulaşan LCV satışlarının yıl sonunda 25 bin adedin üzerine çıkması bekleniyor.
Hafif ticari araçların toplam satışlardaki payı %31’e yükseldi.

Başarıyı getiren üç temel unsur:

Pazarın %70’ine hitap eden geniş ürün gamı

Rifter, Partner, Expert ve Traveller ile Peugeot, hafif ticari pazarın büyük çoğunluğunu kapsıyor.
Rifter segment ikincisi,
Expert ve Traveller satışları geçen yılın iki katına ulaştı.

Müşteri taleplerine göre yeni versiyonlar

Rifter’a manuel dizel versiyon takviyesi,
Partner’a otomatik şanzıman eklenmesi,
pazar talebini direkt karşılayan adımlar olarak öne çıkıyor.

Yerli üretim gücü

Peugeot, Türkiye’deki üretim ağını genişletiyor:
Expert modeli Bursa Tofaş’ta yerli üretime geçti.
Traveller ise Aralık ayı itibarıyla Türkiye’de üretilecek ve 2026’da sahaya çıkacak.

Bu adım Peugeot’nun Türkiye’deki hafif ticari rekabeti yeniden şekillendirme planının en önemli ayağı olarak görülüyor.

Boxer Minibüs Geliyor, Filo Pazarına Rekabet Getirecek

Marka, özellikle turizm, servis ve kurumsal taşımacılık sektörlerinin artan taleplerine yanıt vermek için Boxer’ın üst yapılı minibüs versiyonunu Aralık ayında satışa sunuyor. Bu hamleyle Peugeot, ticari araçlarda üst yapı çeşitliliğini güçlendirmeyi hedefliyor.

Türkiye, Peugeot Globalde İlk 5’te, Küresel Başarıyı Sürüklüyor

Peugeot Türkiye’nin sergilediği satış performansı global sonuçlara doğrudan yansıdı:
2024 yazında dünya satışlarında 2. sıraya yükseldi.
Kasım ayında bu başarı tekrarlandı.
Ocak–Kasım toplamında dünyanın en büyük 5. pazarı oldu.
Orta Doğu–Afrika bölgesinde lider konumda.
Ticari araçta globalde 2. sıraya yükseldi.

Alaın Favey, “Türkiye, Küresel Büyümemizi Ateşliyor”

Peugeot Global CEO’su Alain Favey, Türkiye’nin marka için kritik rol oynadığını açıkça dile getirdi:

“Türkiye’deki başarı bizim küresel büyümemizi adeta ateşliyor. Tofaş’ın üretim gücüne güveniyor, Türkiye’deki varlığımızı sadece yerel değil küresel stratejimizin bir parçası olarak görüyoruz.”

Favey, Peugeot’nun 2030 hedefinin yıllık 1.5 milyon satış olduğunu, bu hedefe giden yolda Türkiye ve hafif ticari araç segmentinin taşıyıcı güç olacağını ifade etti.

Elektrikli Ve Hibrid Atağı: %40’lık Elektrikli Payı

Peugeot Türkiye, elektrifikasyon stratejisinde 2025’i atılım yılı ilan etti:
Elektrikli araç satışları geçtiğimiz yıla göre %80 arttı.
Hibrit modellerle birlikte toplam satışlarda elektrikli payı %40’a ulaştı.

Peugeot, tüm ticari araç modellerinin bataryalı elektrikli versiyonlarını sunarak filolara “seçim özgürlüğü” sağlıyor.

Peugeot, Fransız Tasarımı, Sıfır Karbona Giden Yol

140’tan fazla ülkede faaliyet gösteren Peugeot, 2024’te 1.1 milyon adet araç satışı gerçekleştirdi.
2025 itibarıyla tüm ürün gamında elektrikli seçenek sunan marka, E-LION Projesi ile 2038’de Sıfır Karbon hedefi doğrultusunda ilerliyor.

yilmazparlar@yahoo.com