Rabih Mroué, 1990’da sona eren Lübnan İç Savaşı’ndan
sonraki 10 yılda öne çıkmış olan Lübnanlı sanatçılar kuşağından bir aktör,
tiyatro yönetmeni, oyun yazarı ve görsel sanatçı. SALT, 2 Nisan’dan itibaren,
erken dönem video işlerinden Suriye’deki iç savaşı ele aldığı çok katmanlı The Pixelated
Revolution’a [Pikselli Devrim] (2012) uzanan bir çeşitlilikte, Mroué’nin
kişisel sergisini sunuyor.
SALT’ta Sergi: Rabih Mroué
2 Nisan-27 Temmuz
SALT Galata ve SALT Beyoğlu
Aktör, tiyatro yönetmeni, oyun yazarı ve görsel sanatçı
Rabih Mroué, 1990’da Lübnan İç Savaşı’nın resmen sona ermesinden sonraki 10
yılda öne çıkan Lübnanlı sanatçılar kuşağından gelir. Siyasi huzursuzluk ve
Lübnan’da hâlen sürmekte olan toplumsal ayaklanmaları ilk elden deneyimleyen
sanatçının tecrübelerine dayanan işleri, imgelerin kullanımı, hikâye anlatma
mekanizmaları ile tarihsel ve kişisel anlatıların inşasını inceler, sorgular ve
sorunsallaştırır.
Mroué’nin tiyatro geleneğinden gelmesinin etkilerini
taşıyan işleri, kurgu ve gerçek arasında konumlanır; çatışma ve kriz anları,
tarihsel değişimler ve bunların günümüzdeki etkileri üzerinde bireyin,
özellikle de sanatçının rolü ve duruşunu araştırır. Sanatçı, savaşın etkileri
ve bölgede devam eden çatışmaları incelerken, kimlik oluşumu ile tarih
yazımında önde gelen etkenler olarak imge ve temsiliyetin sosyal ve siyasal sonuçlarını
analiz eder.
Sergi, SALT Galata ve SALT Beyoğlu’na yayılıyor. SALT
Galata’daki sunum, sanatçının kişisel deneyimlerine dayalı işlerinden oluşuyor
ve yaklaşık olarak bir yaşam döngüsü önerisini takip ediyor. Toplumsal
hoşnutsuzluk, siyasi gösteriler ve sosyal ayaklanmalarla ilgili işler ise SALT
Beyoğlu’nda yer alıyor.
SALT Galata’da izleyiciyi karşılayan ilk iş olan Old House
[Eski Ev] (2003), Mroué’nin kontrol ve baskı ögelerini analiz ve ters yüz eden
sanatsal stratejisinin gücünü ortaya koyar. Lübnan İç Savaşı’nın bitiminden
sonra çıkarılan genel af yasası ile, Mart 1991’den önce işlenmiş tüm suçlar af
kapsamına alınmış ve “geçmişi unutma” eylemi ülkede adeta resmî ulusal politika
hâline gelmişti. Mroué’nin unutma ve hatırlama üzerine düşüncelerini paylaştığı
bu videoyu, sanatçı ve ailesinin yaşadığı iç savaş ve trajedinin gündelik ev
yaşamından anlar ile iç içe geçtiği, sıradan ve olağanüstü arasında gidip gelen
Face A/Face B [A Yüzü/B Yüzü] (2002) videosu ile Grandfather, Father, and Son [Büyükbaba, Baba ve Oğul] (2010)
enstalasyonu izler. I, the Undersigned [Ben, Aşağıda İmzası Bulunan] (2007)
videosunda Mroué, iç savaş sırasında işlediği suçlar için umumi bir özür sunar.
Bu basit jestle -birçoğu bugün önemli konumlarda bulunan- savaşın
sorumlularının dilemediği özrün eksikliğinin altını çizer. Don’t Spread Your Legs [Bacaklarını Açma] (2011)
işinde ise, bir sansür olayını anlatırken bir hükümetin mantıksızlığı ve kırılganlığı
ile mezhepsel bölünmelerin oluşturduğu toplumsal gerginlikleri dindirmedeki
başarısızlığını görünür kılar. Je Veux Voir [Görmek İstiyorum] (2011) videosunda,
Catherine Deneuve, kurşunlarla delik deşik olmuş binaların moloz yığınları
arasında yürürken sanatçının adını seslenir. Noiseless [Sessiz] (2006-2008), sanatçının
kendini kayıp bir insan olarak tasvir eden gazete kupürlerinden oluşur. Bu
işler, iç savaş, İsrail işgali (1982-2000) ve Suriye’nin 2005’te sona eren 15
yıllık askerî varlığı döneminde sistematik bir biçimde yaşanan “zorla ortadan
kaybolma” uygulamasını akla getirir. Hâlen kayıp 17 binden fazla insanın
kaderine atıfta bulunan video enstalasyonu The Mediterranean Sea [Akdeniz] (2011)
ile, önerilen yaşam döngüsü sona erer.
Serginin SALT Beyoğlu’nda yer alan diğer yarısı, binanın,
sık sık siyasi gösteri ve mitingler ile kitlesel protestolara şahit olan Taksim
Meydanı’na bağlanan İstiklal Caddesi üzerindeki konumuna referans oluşturur. Sunum,
ilk başta Tunus’taki ayaklanmalarda çıkan, en çok Kahire’deki Tahrir
Meydanı’nda duyulan ve daha sonra Suriye ve Lübnan’da farklı şekillerde
kullanılan “Eş-Şaab
yurid iskatu’n- nizam” sloganındaki “Halk... istiyor”
ibaresinin sprey boyayla yazılı olduğu People are Demanding [Halk İstiyor] (2011) ile başlar. Bu ibare, rejimin düşmesine yönelik
yaygın talebin aksine görünürde sıradan fiillerle tamamlanır. Bu işin
devamında yer alan ve sanatçının, Lübnan eski başbakanı Refik el-Hariri’nin
2005’te hâlâ çözülmemiş bir suikaste kurban gitmesinin ardından düzenlenen
gösterilerde çektiği görüntülerden oluşan With Soul With Blood [Canla Başla] (2003-2006)
videosu, birey olarak kalmakla kalabalığın parçası hâline gelmek arasındaki
mücadele üzerine düşündürür. Başbakanın, aracına konan bomba sonucu hayatını
kaybetmesinin ardından Beyrut’ta düzenlenen Suriye karşıtı gösteriler,
hükümetin düşmesi ve Suriye ordusunun çekilmesini tetiklemişti. Bugün ise,
Suriye’deki iç savaş Lübnan’a da sirayet ediyor ve ülkeye akın eden Suriyeli
mülteciler, nüfusun yaklaşık yedide birini oluşturuyor. SALT Beyoğlu’ndaki
sunum ayrıca, Mroué’nin, Suriye’deki çatışmalar üzerine çok övgü alan; iç
savaşı yansıtan amatör video görüntülerinin paylaşım siteleri üzerinden yayılması
ve silah çekmek ile film çekmek arasındaki çok katmanlı ilişkiyi incelediği The
Pixelated Revolution [Pikselli Devrim] (2012) projesinin parçası olan Eye vs.
Eye [Göze Karşı Göz] (2012) ve Double Shooting [Çifte Çekiş] (2012) ile The Fall of a Hair [Bir Saç
Telinin Düşüşü] (2012) işinin
birinci bölümünü içeriyor.
Mroué’nin, Lübnan’ın somut siyasi ve kültürel koşulları
temelinde video, enstalasyon, performans ve akademik olmayan sunumlar
aracılığıyla sorduğu sorular, -coğrafi iç içe geçmişlik nedeniyle Türkiye’yi de
etkileyen bu bölgesel çatışma ve politik kargaşa sürecinde- çok daha geniş
yankı buluyor ve sanatçının işleri, konu aldığı çatışmalar gibi bütün dünyada
ilgi görüyor.
SALT Galata kat -1 ve SALT Beyoğlu kat 1’de yer alan bu
sergi, CA2M’de Aurora Fernández Polanco’nun küratörlüğünde düzenlenen Rabih
Mroué. Image(s), Mon Amour sergisini temel alır ve İstanbul için yapılmış bazı
değişiklikleri içerir.
CA2M (Centro de Arte Dos de
Mayo, Comunidad de Madrid) iş birliğiyle
Rabih Mroué (d. 1967) Beyrut’ta yaşıyor ve çalışıyor. 2010’da BAK basis voor actuele kunst’un (Utrecht)
düzenlediği kişisel sergisi Iniva (Londra), Württembergischer Kunstverein (Stuttgart)
ve tranzitdisplay’de (Prag) gösterildi. Mroué’nin
katıldığı yakın dönem sergiler arasında dOCUMENTA (13) (Kassel, 2012); Performa
09 (New York, 2009); 11. Uluslararası İstanbul Bienali (İstanbul, 2009); Tarjama/Translation (Queens Museum of Art, New York, 2009); Manifesta
8 (Murcia, 2009); Soft
Manipulation – Who is afraid of the new now?, (Casino Luxembourg, Lüksemburg, 2008) ve Medium Religion (Center for Art and Media (ZKM), Karlsruhe, 2008)
bulunur. Sanatçı, 2011’de Prince Claus Ödülü’ne layık görülmüş, 2010’da tiyatro
ve performans sanatı dalında Foundation of Contemporary Arts’tan (New York) bir
sanatçı bursu ile Spalding Gray Ödülü’nü almıştır. Hâlen, Freie Universität’ın
“Interweaving Performance Cultures” programı çerçevesinde aldığı araştırma
bursu ile Berlin’de bulunan Mroué, Kalamon ve The Drama Review yayınlarına editör olarak katkıda bulunmaktadır; ayrıca,
Beirut Art Center’ın eş kurucusu ve yönetim kurulu üyesidir.
Performans
Rabih Mroué, 7 Mayıs Çarşamba saat 19.00’da SALT Galata’da,
akademik olmayan sunumu The Pixelated Revolution’u gerçekleştirecek.
Paralel program
SALT, Rabih Mroué’nin işlerindeki tema ve soruları daha
ayrıntılı incelemek üzere SALT Beyoğlu’ndaki Açık Sinema’da, video, film ve
belgesel gösterimlerinden oluşan bir paralel program düzenleyecek. Programa
ilişkin ayrıntılar, ilerleyen günlerde saltonline.org üzerinden duyurulacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder