24.3.16

MÜSİAD “ Medya Dilinde Kadın” vizyonerle söyleşi-Yılmaz Parlar


PARLAR MEDYA  
MÜSİAD “ Medya Dilinde Kadın” vizyonerle söyleşi

“ MEDYA DİLİNDE KADIN”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği Kadın Çalışma Grubu tarafından,  MÜSİAD Genel Merkezinde organize edilen “ Medya Dilinde Kadın” konu başlıklı vizyonerle söyleyişi programına gazeteci Nagehan Alçı katıldı. 


MÜSİAD Kadın Çalışma Grubu Başkanı Gülten Durdu’nun moderatör olarak üstlendiği söyleşi hiperaktif soru cevap şeklinde doğaçlama bir şekilde seyretdi. 


Mercek altına alınan konunun büyük bir kısmını kadına şiddet aldı. Kadına yönelik erkek şiddeti medyaya nasıl yansıyor? 

Medya kadın ile ilgili bu haberleri nasıl veriyor?
Kadın haberleri, kadının kendi dilinde yazılıyormu?

Toplumsal gerçeklik şu ki kadına davranış kalıpları düzeninde her yerde varlık gösteren erkekliğin egemenliği medyada da var olduğu, haberler kadın dilinde değil tamamen eril dilde yazıldığı.

Erkek egemenliği hüküm süren medya dilinde Kadına yönelik şiddeti doğal gibi gösterdiği hatta meşrulaştırdığı böylelikle şiddete ortak olduğu ağırlık bastı. Haberlerdeki eril dil ve bakış açısı, toplumdaki cinsiyet ayrımcılığını beslediği gibi mağdur olan kadını bir kez daha mağdur durumda bıraktığı.





Medyada başarılarıyla yer alma yerine sadece mağdur olarak medyaya konu olan kısa ifadeyle medyaya çıkan veya medyaya düşen şekliyle ele aldığımızda yoğunluk olarak cinayete kurban gitmek tecavüze uğrayan şiddete maruz kalan konular bir sonrakini beslediği gibi doğal yapmakta olduğu dile getirildi. 


MÜSİAD üyesi bir avukat hukuksal davalarda Yargıda katillere haksız tahrik indirimi uygulandığı, hakimlerin savcıların cezayı hafifleten sebepler göstermekle bir nevi suça teşvik verdiği ve Medya bu cinayetleri 3. sayfalarında, katillerin dilinden aktartığı kadın cinayeti haberlerini magazinleştirdiği gibi pornografik bir dil ve görsel 

Kullandığı gerçeklendi.
Medya dili erkeklerin gerekse istihdam olarak gerekse üstdüzey yönetim kadrolarındaki üstünlüğü erkek egemen dilinde haber yapılabildiği vurgulandı.

Haberlere konu olmayı hak edecek olumlu başarılar yerine 3.sayafa güncel dram trajedi içeren ölüm siddet sayfalarda veya bir magazin haber altında cinsel obje olarak gösterilmeleri son derece rahatsız edici tepkileri bir kere daha gözler önüne getirildi. 


Gazeteye düşen kurban olarak değilde gazeteye çıkan makbul olarak yer almak istediklerinin yolları araştırıldı.

  
Medyanın şiddete ortak olan şiddeti nasıl doğurduğunu kadına bakış açısını her alanda cinsiyet eşitlik görmeyen zihniyetin değişmesi gerektiği ağırlık kazandı.   
Türkiye’de erkek egemen kültürün kemikleşmesi, kadına yönelik şiddete karşı gerek yasal düzenlemelerin yeterli olmaması, gerekse uluslararası kadın örgütlerinin seslerini yeterince duyuramaması sonucunda kadın odaklı habercilikte algıyı yıkmak, toplumsal bir bilinç yaratmak gereği vurgulandı.
Kadın cinayetlerinden katillerden yana tahrik sebepler yaratan üreten, erkek katillerden beslenen medya cinayete ortaklık etmesiyle sorumlu tutuldu.
“Kadın ve Medya” konusunu toplumsal cinsiyet eşitliği perspektifinden kendi kendimizi sorguladığımızda ne kadar fırsat eşitliğinde haksızlık yaptığımızı gerek istihdam gerekse üst düzey yönetici kadrolarında yaptığımız cinsiyet  ayrımcılığı cinsiyetçi cepheler yaratdığımızı görerek kadın vurgusu olmadan, cinayet, intihar ve şiddet reyting almıyor ve para etmiyor kalıpları fosil düşünceleri ve zihniyetimizi değiştirmeliyiz. 

Popüler kültür ürünlerinde kadın istihdamını etkileyebilecek öğeler

haber programlarının ve ulusal günlük mesajların nasıl tasarlandığı, aktarıldığı ve bunların “tüketiciler” tarafından nasıl algılandığını iyi düşünmeliyiz.

Üretim mekanizmaların yeniden belirlenmesi cinsiyetçiliğin, toplumsal düzlemde cinsler arası rol ayrımının kültürel özelliklede belli popüler kültür ürünleri ile yeniden ve kadın istihdamını etkileyen öğeleri araştırmayı hedeflemeliyiz.


Türkiye’de kadınların medya alanındaki durumunu analiz ederek  kadınların rollerinin önemini belirten yoplumsal cinsiyet eşitliği, politika dokümanların hedef ve stratejilerinin listesi çıkarılarak eylem planıyla yeniden şekillendirmemiz gerekmektedir. 

yilmazparlar@yahoo.com

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder